English    Türkçe    فارسی   

6
1030-1054

  • Bir derece ki o kâfir, hayran oldu, taşa benzeyen yüreği âdeta yerinden oynadı. 1030
  • Surete tapanların hali budur. Taş gibi yürekleri, bir suret gördüler mi mum gibi erir.
  • Fakat yine dayandı, inat etti, bu hiçbir şey değil, bundan başka daha para vermelisin dedi.
  • Ebubekir, o kâfirin, hırsı yatışıncaya, gönlü razı oluncaya kadar da para verip Bilâl’i satın aldı.
  • Bu alışverişte Sıddıyk aldandı sanarak kâfir gülmeye koyuldu
  • O taş yürekli kâfir acıklanarak, eğlenerek, alay ederek bir kahkaha attı.
  • Sıddıyk dedi ki: Bu kahkaha neden? Herif cevap vereceği yerde büsbütün gülmeye kahkahasını arttırmaya başladı. 1035
  • Dedi ki: Bu kara köleyi almaya bu kadar düşmesen, bu kadar sevdalanmasan,
  • Ben de ısrar etmezdim , bu verdiğin paranın onda biriyle almış olurdun.
  • Bence o yarım akça bile etmez. Fakat pahasını bağıra çağıra sen arttırdın.
  • Sıddıyk, a ahmak diye cevap verdi, çocuk gibi bir cevize karşılık bir inci verdin.
  • Bence o iki cihana değer. Ben cana bakıyorum sen renge bakıyorsun. 1040
  • O kızıl altın, fakat şu ahmaklar yurdunda oturanların hasedi yüzünden kara görünmede.
  • Cisimlerin şu yedi rengini gören baş gözü, bu perde ardından o ruhu göremez.
  • Eğer satışta biraz daha nekeslik etseydin bütün malımı mülkümü verirdim.
  • Daha ziyade üstüne düşseydin başkalarından bir etek dolusu altın borç alır, onu da verirdim.
  • Fakat bedava buldun da ucuz verdin. Hokkayı açıp da içindeki inciyi görmedin. 1045
  • Cahilliğinden üstü kapalın okkayı verdin, yakında görürsün sen ne zarara girdin!
  • Lâl dolu hokkayı yele verdin. Zenci gibi kara yüzlü oluşuna da seviniyorsun.
  • Sonunda çok eyvah dersin. Hiçbir kimse bahtı, devleti satar mı?
  • Baht sana köle elbiselerini bürünmüş de gelmişti. Fakat talihsiz gözün, zâhirden başka bir şey görmedi ki.
  • O sana kulluğunu gösterdi, fakat çirkin huyun onunla hileye, düzene girişti. 1050
  • A herzevekil bu bedeni ak, gönlü kara köleyi puta taparcasına al bakalım.
  • Bu senin, o da benim. İkimiz kârlıyız a kâfir. Senin dinin senin, benimki benim!
  • Puta tapanların lâyığı budur zaten. Çulu atlas olur atı sopa.
  • Kâfirlerin mezarı gibi dumanla ateşle doludur içi, fakat dışarısı yüzlerce nakışla, ziynetle bezenmiştir.