English    Türkçe    فارسی   

6
1157-1181

  • Ay “Sahabem yıldızlara benzer. İyilere, doğru yolu gösterirler, azgınları taşlarlar” diyordu.
  • Beye, o padişah geldi dediler. Neşesinden çılgın bir halde yerinden sıçradı.
  • O padişahlar padişahını, kendisi için gelmiş sanıp sevinçten ellerini çırptı.
  • Aşağıya inip muştucuya canlar saçıyordu âdeta. 1160
  • Yeri öptü, selâm verdi. Yüzü, sevincinden gül gibi kızarmıştı.
  • Buyurun, dedi, yurdumuzu şereflendirin de burası cennete dönsün.
  • Evim, gökyüzünden üstün olsun, çünkü zamanın kutbunu gördüm.
  • O hürmete değer sultan, onu azarlar gibi dedi ki: Ben seni görmeye gelmedim.
  • Bey; ruhum sana feda olsun, dedi, hattâ ruh da nedir ki? Lütuf et, bu geliş kimin için? Söyle. 1165
  • Söyle de senin lütuf ve ihsan bağına dikilmiş bir fidan olan o zatın ayaklarına toprak olayım.
  • Mustafa, arşın Hilâl’i nerede? Tevazuundan ay ışığı gibi yerlere döşenen.
  • Kullukta gizlenen padişah, o sırları duymak için dünyaya gelmiş er nerede?
  • O bizim kulumuz, seyisimiz deme. Şunu bil ki define yıkık yerlerdedir.
  • Binlerce dolunay, ayaklarının altına döşenmiş olan Hilâl, hastalıkla ne âlemde acaba? dedi. 1170
  • Bey; hastalığından haberim yok ama dedi, birkaç gündür yanıma gelmedi.
  • O, atlarla katırlarla düşer kalkar, seyis olduğu için şu ahırda yatar.
  • Mustafa aleyhisselâm’ın, Hilâl’e geçmiş olsun demek için o beyin ahırına girmesi ve –Allah razı olsun—Hilâl’e iltifatta bulunması.
  • Peygamber, Hilâl’i görmek üzere ahıra girdi araştırmaya başladı.
  • Ahır karanlık, pis ve berbattı. Fakat ülfet zamanı gelip çatınca bu kötülüklerin hepsi ortadan kalktı.
  • O erkek aslan, Yusuf’un kokusunu alan Yakup gibi Peygamberin kokusunu aldı. 1175
  • Mucizeler, imana sebep olmaz, sıfatları çeken cinsiyet kokusudur.
  • Mucizeler, düşmanı kahretmek içindir. Halbuki cinsiyet kokusu, gönül almaya insanı âşık etmeye sebep olur.
  • Mucizeler, düşmanı kahreder ama dostu değil. Hiç dostun boynu bağlanır mı?
  • Hilâl uykudayken Peygamberin kokusunu aldı, bu gübrelik içindeki şu güzel koku nedir ki? dedi.
  • Derken atların, katırların ayakları arasında o eşi olmayan Peygamberin tertemiz eteğini gördü. 1180
  • Sürüne sürüne ahırın bucağından gelip o erin ayağına yüzünü, gözünü sürdü.