English    Türkçe    فارسی   

6
1254-1278

  • Dilenci her şeyden vazgeçtik, bir çanak su olsun ver dedi. Ev sahibi cevap verdi: Burası ırmak, yahut çeşme değil.
  • Hâsılı ekmekten kepeğe kadar ne istediyse ev sahibi kendisiyle alay etti, acıklandı, yok dedi. 1255
  • Yoksul içeri girip eteklerini kaldırdı evin içinde aptes bozmaya niyetlendi.
  • Ev sahibi; hey çirkin herif ne yapıyorsun, deyince dedi ki: Böyle yıkık yere bâri aptes bozayım da ferahlayayım.
  • Burada yaşamanın madem ki imkânı yok, böyle eve ancak aptes bozulur.
  • Padişah kolunda beslenmedin, avlanmayı bellemedin; zaten doğan değilsin ki av tutasın.
  • Tavus kuşu da değilsin ki yüzlerce nakışlarla bezenesin de gözleri neşelendiresin. 1260
  • Dudu değilsin ki sana şeker versinler, tatlı sözlerini dinlesinler.
  • Bülbül değilsin, âşıkçasına ağlayıp inleyesin, çayırlıkta, çimenlikte yahut lâle bahçelerinde güzel güzel çileyesin.
  • Hüthüt değilsin ki çavuşluk edesin. Leylek değilsin ki yücelerde yurt tutasın.
  • Ne iştesin sen? Seni ne diye satın alsınlar? Ne kuşusun sen? Seni ne diye yesinler?
  • Bu değer bilmezlerin dükkânından vazgeç, yücel “Allah satın alır” ihsanının dükkânına gel! 1265
  • Köhneliğinden kimsenin almadığı o kumaşı o kerem sahibi alır.
  • Onun yanında hiçbir kalp red edilmez; çünkü alış verişten kâr beklemez ki.
  • Kocakarının hikâyesi
  • O bunak sokağa bir gelin gibi çıkmak istedi; o azgın karı, kaşlarını yoldu.
  • Yanağını, yüzünü, ağzını güzelleştirip süslenmek için aynanın önüne oturdu.
  • 1270.Yüzüne neşeyle birkaç kere allık sürdü; fakat pörsümüş suratını bir türlü boya tutmadı. 1270
  • Kuran’ın aşır başlarındaki tezhipleri kesti, pis mundar suratına yapıştırdı.
  • Bu suretle yüzünün buruşuklarını örtmek, güzeller halkasına yüzük taşı olmak istiyordu.
  • O tezhipli yerleri yapıştırdıkça yapıştırıyor, fakat çarşafını giydi mi hepsi yere düşüyordu.
  • Yine onları alıp tükürüklüyor, yüzüne yapıştırıyor,
  • Fakat yine çarşafına büründü mü hepsi, yere dökülüyordu. 1275
  • Bir hayli çalıştı, çabaladı. Nihayet şeytana yüzlerce lânet dedi.
  • Bu sözü der demez İblis göründü de dedi ki: A kademsiz kadit olmuş, kurumuş, kokmuş kahpe!
  • Ben bütün ömrümde bunu düşünmediğim gibi senden başka da bu işi yapan kahpe görmedim.