English    Türkçe    فارسی   

6
4113-4137

  • Yusuf, o gezintiye babasından izin almadan gitseydi mahşere kadar kuyudan çıkamazdı.
  • Babası, gönlü olsun diye ona izin verdi. Dedi ki: Mademki gönlün gezmeye akmada. Hadi hayra karşı.
  • Hangi kör olursa olsun bir Mesih’ten baş çekerse o çıfıtçasına doğru yoldan kalır. 4115
  • Görse de gözünün ışıklanması mümkündür. Fakat bu çekinmesi yüzünden büsbütün körleşip kaldı.
  • İsa ona, gel der, bana sarıl. Ey kör, o yüce sürme bendedir.
  • Körsen bile benim mucizemle aydınlığa ulaşır, can Yusuf’unun gömleğine nail olursun.
  • Sana o sınıklıktan sonra gelen ululukta devlet vardır. O devlet sana yol gösterir.
  • Eli ayağı olmayan devleti terk et a kart eşek, terk et! 4120
  • Pirden başka üstat ve başbuğ olmasın. Fakat yaş bakımından pir değil, doğru yol piri.
  • Karanlığa tapan, pirin emri altına girdi mi aydınlığı görür.
  • Şart, teslim olmaktan ibarettir, uzun işe girişmek değil. Sapıklıkta koşup yelmenin faydası yoktur.
  • Ben bundan böyle esir yolunu aramam. Pir ararım, pir ararım, pir!
  • Göklerin merdiveni pirdir. Ok, nereden fırlar, havalanır? Yaydan. 4125
  • O ağır gövdeli Nemrut, İbrahim’in yüzünden gerkes kuşiyle beraber göklere sefer etmedi mi?
  • Bir hayli yücelere çıktı ama herkes bu gökten yukarıya çıkamaz ki.
  • İbrahim ona dedi ki: Ey yolcu er, adamın ben olursam, bana uyarsan, bu sana daha iyidir.
  • Yücelere çıkmak için beni merdiven edinirsen uçmaksızın gökyüzüne çıkarsın.
  • Hani gönlün, ekmeksiz, azıksız şimşek gibi batıdan ta doğuya dek gidişi gibi. 4130
  • Hani gün battıktan sonra insanların duygularının geceleyin uykuda şehirleri gezip tozduğu gibi.
  • Hani arifin oturup durduğu halde gizli bir yoldan yüzlerce aleme gittiği gibi.
  • Böyle gidiş mümkün değilse o ilden gelen bu haberler, kimden geliyor öyleyse?
  • Bu haberlerde, bu dosdoğru rivayetlerde yüz binlerce pir ittifak etmiştir.
  • Bu kaynaklarda, öyle zanla kurulmuş bilgilerde olduğu gibi türlü, türlü değil, bir tane bile aykırı şey yoktur. 4135
  • O arayış, karanlık gecede kıble arayışına benzer. Buysa öyle bir haldir ki gün ortası, Kabe de işte orada durup durmada.
  • Kalk ey Nemrut, adamları kanat edin. Bu gerkesler, sana merdiven olamaz.