English    Türkçe    فارسی   

6
4696-4720

  • Fakat isyan ettin, düşmanlığa kalkıştın mı sana ancak üç dört günceğiz hizmet ederim.
  • Sonra seni Ad gibi başaşağı eder, düşmancasına ordunun içine dalar çıkarım.
  • Bu suretle de iman, gam mayası olduğu zaman, gayba imanın kuvvetleşir.
  • O zaman zaten herkes inanır, mümin olur. Bütün baş çekenler, baş eğerler.
  • O zaman herkes ağlar, sızlar, yoksulluğunu söyler. Hırsızla yol kesicinin darağacının altında imana gelip sızıldanması gibi hani. 4700
  • Fakat daha önce gayb âlemine iman edersen, o âleme sahibolursan iki cihanı da elde eder, kendi başına buyruk olursun.
  • İki günlük iğreti ve bozuk düzen bir surette değil, ebedî olarak şahlık ve padişahlık elde edersin.
  • Savaştan, gürültüden kurtulur, kendi işine sahibolursun. Padişah kesilir, kendi davulunu döversin.
  • Bize bu âlem, boğaz gibi dar gelmede. Keşke boğaz ve ağız, toprak yeseydi!
  • Zaten bu ağız toprak yer. Fakat renklerle bezenmiş, çeşitli suretlere girmiş toprağı yer. 4705
  • Oğul, bu kebap, bu şarap, bu şeker, bezenmiş, boyanmış topraktır.
  • Onları yedin de onlar et ve deri oldu mu et rengine girerler, fakat onların aslı; topraktır.
  • Hem topraktan türlü türlü şeyler yapar, hem de yine hepsini ufalar, toprak haline sokar.
  • Hintli; Kıpçak; Rum ülkesinin halkı ve Habeş... Hepsi de mezarlarında hoş bir halde aynı renktedir.
  • Buna dikkat et de o rengin, o güzelliğin tamamiyle bir yüz örtüsünden ibaret olduğunu, iğreti bir şey bulunduğunu bil. 4710
  • Bâkir renk ancak Tanrı rengidir. Ondan başka renkler, bil ki çan gibi iğreti ve bağlantıdır.
  • İbadet edenlerdeki doğruluk, takva ve yakîn rengi, ebediyen bakidir.
  • Şüphe, küfran ve nifak rengi de âsiler için ebedîdir.
  • Asi Firavun' un yüz karası gibi hani. Bedeni geçip gitmiştir ama rengi bakidir.
  • Doğruların güzel yüzlerindeki nur, bedenleri yok olsa da kıyamet gününe kadar kalır. 4715
  • İşte ancak güzel o güzeldir, çirkin o çirkin. Daima o günler durur, buysa somurtur kalır.
  • Tanrı, toprağa bir renk, bir parlaklık verir, onu mücevher haline getirir. Çocuk tabiatlı olanları da onlara düşürür, savaşa sokar.
  • Hamurdan deve ve aslan şekillerinde çörekler pişirirler. Çocuklar, onları görünce hırslarından ellerini dişlerler.
  • Fakat ağızda aslan da ekmek olur, deve de. Fakat çocuklara bu söz, tesir etmez ki.
  • Çocuk, bilgisizlik, zan ve şüphe içindedir. Allaha şükürler olsun ki kuvveti azdır yoksa. 4720