Toprak, altın oldu mu topraklığı kalmaz. Gam ferahlık haline geldi mi insana keder verme dikeni yok olur gider.
خاک زر شد هیات خاکی نماند ** غم فرج شد خار غمناکی نماند
Mustafa, bunun için ey sırları arayan, diri olan bir ölü görmek istersen dedi...
مصطفی زین گفت کای اسرارجو ** مرده را خواهی که بینی زنده تو
Diriler gibi şu toprak üstünde ölü olarak yürüyen, canı göklere yücelmiş,
میرود چون زندگان بر خاکدان ** مرده و جانش شده بر آسمان
Yüceleri yurt edinmiş birisini görmek dilersen...
جانش را این دم به بالا مسکنیست ** گر بمیرد روح او را نقل نیست
Ölümden önce bu âlemden göçmüş, akılla değil de ancak sen de ölürsen anlayacağın bir hale gelmiş...745
زانک پیش از مرگ او کردست نقل ** این بمردن فهم آید نه به عقل
Canı, halkın canı gibi göçmemiş, bir duraktan bir durağa göçe göçe ta son durağa varmış,
نقل باشد نه چو نقل جان عام ** همچو نقلی از مقامی تا مقام
Birisini, yeryüzünde bu sıfatlara bürünmüş gezip duran bir ölüyü görmek istersen...
هرکه خواهد که ببیند بر زمین ** مردهای را میرود ظاهر چنین
Tertemiz Ebu Bekir’i gör ki o, doğruluğu yüzünden mahşere varmış, haşrolmuş kişilerin ulusudur.
مر ابوبکر تقی را گو ببین ** شد ز صدیقی امیرالمحشرین
Bu âlemde EbuBekris Sıddıyk’a bak da haşri daha iyi tasdik et.
اندرین نشات نگر صدیق را ** تا به حشر افزون کنی تصدیق را
Muhammed’de elde bulunan, görünüp duran yüzlerce kıyametti. Çünkü o, her hakikati,her sırrı çözüp bağlama yokluğunda hâl olmuş, hakiki varlığa ulaşmıştı.750
پس محمد صد قیامت بود نقد ** زانک حل شد در فنای حل و عقد
Ahmet bu dünyaya ikinci defa doğmuştu. O, apaçık yüzlerce kıyametti.
زادهی ثانیست احمد در جهان ** صد قیامت بود او اندر عیان
Ondan kıyameti sorup dururlar ve “Ey kıyamet, kıyamete ne kadar zaman var” derlerdi.
زو قیامت را همیپرسیدهاند ** ای قیامت تا قیامت راه چند
Birisi o hakiki mahşer olan Peygamberden haşri sordu mu çok defa hâl diliyle “Mahşerden haşri soruyor” derdi.
با زبان حال میگفتی بسی ** که ز محشر حشر را پرسید کسی
İşte onun için o güzel haberler veren peygamber, ey ulular demiştir, ölmeden önce ölün!
بهر این گفت آن رسول خوشپیام ** رمز موتوا قبل موت یا کرام
Nitekim ben de ölmeden öldüm de bu sesi, bu şöhreti o taraftan aldım, getirdim.755
همچنانک مردهام من قبل موت ** زان طرف آوردهام این صیت و صوت
Kıyamet ol da kıyameti gör. Her şeyi görmenin şartı budur.
پس قیامت شو قیامت را ببین ** دیدن هر چیز را شرطست این
İster nur olsun, ister karanlık. O olmadıkça onu tamamı ile bilemezsin.
تا نگردی او ندانیاش تمام ** خواه آن انوار باشد یا ظلام
Akıl oldun mu aklı tamamı ile bilirsin, aşk oldun mu aşkın yanmış, mahvolmuş fitillerini anlar, duyarsın.
عقل گردی عقل را دانی کمال ** عشق گردی عشق را دانی ذبال
Anlayış bunu kavrayabilseydi bu dâvanın delilini apaçık söylerdim.
گفتمی برهان این دعوی مبین ** گر بدی ادراک اندر خورد این
İncir yiyen bir kuş gelip konuk olsa bu tarafta incir çoktur, incirin hiçbir değeri yoktur.760
هست انجیر این طرف بسیار و خوار ** گر رسد مرغی قنق انجیرخوار
Âlemde bulunan kadın, erkek... Herkes her an can vermede, ölmededir.
در همه عالم اگر مرد و زنند ** دم به دم در نزع و اندر مردنند
Sözlerini de, ölüm zamanı babanın oğula vasiyeti say.
آن سخنشان را وصیتها شمر ** که پدر گوید در آن دم با پسر
Da ibret al ,acın... Bu suretle de buğuz,haset ve kin, kökünden sökülüp çıksın.
تا بروید عبرت و رحمت بدین ** تا ببرد بیخ بغض و رشک و کین
Yakınlarına onlar ölünce nasıl yüreğin yanarsa o çeşit bak.
تو بدان نیت نگر در اقربا ** تا ز نزع او بسوزد دل ترا
Gelecek şey gelmiştir onları ölmüş say, sevdiğini ölüyor, ölmüş onu kaybetmişsin bil.765
کل آت آت آن را نقد دان ** دوست را در نزع و اندر فقد دان