Kardeş neredeydin? Hiçbir yerde. Ne pişirdin? Hiçbir şey!
هی کجا بودی برادر هیچ جا ** هی چه پختی بهر خوردن هیچ با
Müşteri ol da elim oynasın, gebe olan madenimden lâl doğsun.
مشتری شو تا بجنبد دست من ** لعل زاید معدن آبست من
Fakat müşteri, gevşek ve soğuk bile olsa yine sen onu çağır. Çünkü böyle emredilmiştir.
مشتری گرچه که سست و باردست ** دعوت دین کن که دعوت واردست
Doğan kuşunu uçur, ruh güvercinini tut. Dâvet yolunda Nuh’un yolunda yürü.
باز پران کن حمام روح گیر ** در ره دعوت طریق نوح گیر
Allah için hizmette bulun. Halkın kabul etmesiyle, ret etmesiyle ne işin var senin.845
خدمتی میکن برای کردگار ** با قبول و رد خلقانت چه کار
Birisinin , gece yarısı bir evin kapısı önünde sahur davulu çalması, komşunun “ Daha gece yarısı, sahur vakti değil. Bir de bu evde kimse yok, kimin için davul çalıyorsun” demesi, davulcunun cevabı
داستان آن شخص کی بر در سرایی نیمشب سحوری میزد همسایه او را گفت کی آخر نیمشبست سحر نیست و دیگر آنک درین سرا کسی نیست بهر کی میزنی و جواب گفتن مطرب او را
Birisi, büyük bir zatın evinin kapısında sahur davulu çalmakta idi.
آن یکی میزد سحوری بر دری ** درگهی بود و رواق مهتری
Gece yarısı aşk ile şevk ile davul çalıyordu. Ona kabiliyetli birisi dedi ki:
نیمشب میزد سحوری را به جد ** گفت او را قایلی کای مستمد
Evvelâ bu davulu, seher vakti çal, gece yarısı bu kepazelik olmaz.
اولا وقت سحر زن این سحور ** نیمشب نبود گه این شر و شور
Bir de ey hevesli adam, şunu da bil ki bu evde hiç kimse yok.
دیگر آنک فهم کن ای بوالهوس ** که درین خانه درون خود هست کس
Burada şeytandan, periden başka kimse yokken ne diye vaktini zayediyorsun?850
کس درینجا نیست جز دیو و پری ** روزگار خود چه یاوه میبری
Tefi, davulu birisi duysun diye çalıyorsan duyacak kulak nerede? Bunu anlamak için akıl lâzım, fakat akıl hani?
بهر گوشی میزنی دف گوش کو ** هوش باید تا بداند هوش کو
Davulcu dedi ki: Sen sözünü bitirdin şimdi cevabımı dinle de şaşırıp kalma.
گفت گفتی بشنو از چاکر جواب ** تا نمانی در تحیر و اضطراب
Sence şimdi gece yarısı ama bence neşe sabahı yaklaştı.
گرچه هست این دم بر تو نیمشب ** نزد من نزدیک شد صبح طرب
Her sınıklık bence kutlu bir hale geldi. Bütün geceler, gözüme gündüz kesildi.
هر شکستی پیش من پیروز شد ** جمله شبها پیش چشمم روز شد
Nil ırmağı sana kandır ama bence kan değil, sudur ey akıllı kişi.855
پیش تو خونست آب رود نیل ** نزد من خون نیست آبست ای نبیل
Sence o demirdir, tunçtur ama Davut peygambere mumdur.
در حق تو آهنست آن و رخام ** پیش داود نبی مومست و رام
Dağ, sana karşı ağırdır, cansızdır, fakat Davut’un önünde usta bir çalgıcı, bir okuyucudur.
پیش تو که بس گرانست و جماد ** مطربست او پیش داود اوستاد
Senin önünde o kırık taşlar susarlar. Fakat Ahmed’in önünde fasih bir hale gelir, hamdü senada bulunurlar.
پیش تو آن سنگریزه ساکتست ** پیش احمد او فصیح و قانتست
Senin önünde mescidin sütunu ölüdür, fakat Ahmed’e karşı gönlünü aldırmış bir âşıktır.
پیش تو استون مسجد مردهایست ** پیش احمد عاشقی دل بردهایست
Cihanın bütün cüzüleri halkın önünde ölüdür, Allah’ya karşı bilgi sahibi ve muti.860
جمله اجزای جهان پیش عوام ** مرده و پیش خدا دانا و رام
Bu evde bu konakta kimse yok, neden bu davulu çalıyorsun, dedin.
آنچ گفتی کاندرین خانه و سرا ** نیست کس چون میزنی این طبل را
Bu halk, Allah için paralar verir, yüzlerce hayrın temelini atar, mescitler yaparlar.
بهر حق این خلق زرها میدهند ** صد اساس خیر و مسجد مینهند
Sarhoş âşıklar gibi uzun bir yol olan Hacca giderler, seve seve canları ile, malları ile oynarlar.
مال و تن در راه حج دوردست ** خوش همیبازند چون عشاق مست
Hiç o evde kimse yok derler mi? Ev sahibi, ev içinde gizlenen cana benzer.
هیچ میگویند کان خانه تهیست ** بلک صاحبخانه جان مختبیست
Allah nuru ile ışıklanan, sevgilinin konağını dolu görür.865