Filozof, Hannâne direğinin inlemesini inkâr eder. Çünkü velîlerin duygularından haberi yok, onlara yabancı.3280
فلسفی کاو منکر حنانه است ** از حواس اولیا بیگانه است
Der ki: “ Halkta sevdanın aksi, birçok hayaller yaratır, onlara gösterir”
گوید او که پرتو سودای خلق ** بس خیالات آورد در رای خلق
Halbuki bu fikir, onun fesat ve küfrünün aksidir. Bu inkâr hayali; ona fikrinden, inanışındaki bozukluktan gelmiştir.
بلکه عکس آن فساد و کفر او ** این خیال منکری را زد بر او
Filozof; cini, şeytanı inkâr eder; fakat inkâr eder etmez bir cinin, bir şeytanın maskarası olmuştur.
فلسفی مر دیو را منکر شود ** در همان دم سخرهی دیوی بود
Ey filozof, eğer şeytanı görmedinse kendine bak!( Başını duvara vurup çürütmüşsün, gömgök olmuş) Deli olmadan alın böyle göğerir mi?
گر ندیدی دیو را خود را ببین ** بیجنون نبود کبودی بر جبین
Kimin gönlünde şüphe, vesvese varsa felsefeye inanmıştır, gizli münkirdir.3285
هر که را در دل شک و پیچانی است ** در جهان او فلسفی پنهانی است
Bazen dine inanır ama bazı ,bazı da o filozofluk damarı yüzünü kapkara eder.
مینماید اعتقاد و گاه گاه ** آن رگ فلسف کند رویش سیاه
Sakının müminler; o felsefeye inanış sizde de vardır. Sizde nice sonsuz âlimler var.
الحذر ای مومنان کان در شماست ** در شما بس عالم بیمنتهاست
Bütün bu yetmiş iki din ve şeriat sendedir. Senden zâhir olduğu gün eyvah haline!
جمله هفتاد و دو ملت در تو است ** وه که روزی آن بر آرد از تو دست
Kimde o aykırı inanıştan bir yapracık varsa o günün korkusundan yaprak gibi titrer.
هر که او را برگ آن ایمان بود ** همچو برگ از بیم این لرزان بود
İblis’e cine, kendini iyi adam gördüğünden güldün.3290
بر بلیس و دیو از آن خندیدهای ** که تو خود را نیک مردم دیدهای
Fakat can, postunu ters giyer , içindekini dışarı verirse din ehlinden ne kadar ahlar vahlar çıkar.
چون کند جان باژگونه پوستین ** چند واویلا بر آید اهل دین
Dükkânda altın gibi görünen madenlerin hepsi güler. Çünkü imtihan taşı gizlidir.
بر دکان هر زرنما خندان شده ست ** ز آنکه سنگ امتحان پنهان شده ست
Ey ayıpları örten Tanrı! Perdemizi kaldırma; imtihan zamanında bize yardım et, bizi kurtar!
پرده ای ستار از ما بر مگیر ** باش اندر امتحان ما مجیر
Geceleyin kalp altın, hakiki altınla yan yanadır. Altın ise gündüzü bekler.
قلب پهلو میزند با زر به شب ** انتظار روز میدارد ذهب
Hal diliyle der ki: “ Yalancı, hele bir dur. Herkesin meydana çıkacağı gün bir gelsin!”3295
با زبان حال زر گوید که باش ** ای مزور تا بر آید روز فاش
Lânetlenmiş İblis; yüz binlerce yıl Abdâl’ dendi, müminler beyiydi.
صد هزاران سال ابلیس لعین ** بود ز ابدال و امیر المؤمنین
Naz ve istiğnası yönünden Âdemle savaştı, kuşluk vakti kokmaya başlayan pislik gibi rüsvay oldu.
پنجه زد با آدم از نازی که داشت ** گشت رسوا همچو سرگین وقت چاشت
Temsil yoluyla Bâûr’un hikâyesi
دعا کردن بلعم باعور که موسی و قومش را از این شهر که حصار دادهاند بیمراد باز گردان
Dünya halkı, Bâûr oğlu Bel’am’a zamanın İsa’sına mağlûp oldukları gibi mağlûp ve zebun olmuştu.
بلعم باعور را خلق جهان ** سغبه شد مانند عیسای زمان
Ondan başka kimseye secde etmezlerdi. Afsunu, hastalara şifa verirdi.
سجده ناوردند کس را دون او ** صحت رنجور بود افسون او
Kendisini beğendiği, ulu gördüğü için Musa ile savaştı. Sonra hali, duyduğun gibi oldu.3300
پنجه زد با موسی از کبر و کمال ** آن چنان شد که شنیده ستی تو حال
Dünyada yüz binlerce İblis ve Bel’am vardır ki gizli, açık hep bu hale düşmüşlerdir.
صد هزار ابلیس و بلعم در جهان ** همچنین بوده ست پیدا و نهان
Tanrı, diğerlerine misal olsun diye bu ikisini meşhur etti;
این دو را مشهور گردانید اله ** تا که باشد این دو بر باقی گواه
Bu iki hırsızı darağacına çekti, yükseltti. Yoksa kahrına uğramış daha nice hırsız var!
این دو دزد آویخت از دار بلند ** ور نه اندر قهر بس دزدان بدند
Bu ikisini aşikâre kahredip şöhretlendirdi; yoksa onun kahrıyla ölenler sayılamayacak kadar çok!
این دو را پرچم به سوی شهر برد ** کشتگان قهر را نتوان شمرد
Nazeninsin, nazlısın, ama haddince Allah aşkına olsun haddini aşma!3305
نازنینی تو ولی در حد خویش ** الله الله پا منه از حد خویش
Eğer kendinden daha nazenin birisine çatarsan seni yerin yedi kat dibine sokar.
گر زنی بر نازنین تر از خودت ** در تگ هفتم زمین زیر آردت
Âd ve Semud kavminin hikâyeleri ne için söylenip duruyor? Peygamberlerin nazik, nazenin olduklarını bilmen için.
قصهی عاد و ثمود از بهر چیست ** تا بدانی کانبیا را نازکی است
Yere batma, başlarına taş yağma, bir sesle canlarının alınışı...Hep bu vakalar, nefs-i natıka sahiplerinin yücelerini bildirmek içindir.
این نشان خسف و قذف و صاعقه ** شد بیان عز نفس ناطقه
Bütün hayvanları insan için öldür, fakat bütün insanları da bir akıllı kişi için öldür. (hiç beis yok!)
جمله حیوان را پی انسان بکش ** جمله انسان را بکش از بهر هش
Akıl dediğin nedir? Akıl sahibinin akl-ı Küll’ü. Cüzi akıl da akıldır ama pek arıktır.3310
هش چه باشد عقل کل هوشمند ** هوش جزوی هش بود اما نژند
İnsanlardan kaçan vahşi hayvanların hepsi, ehlî hayvanlara nispetle aşağılıktır.
جمله حیوانات وحشی ز آدمی ** باشد از حیوان انسی در کمی
Vahşi hayvanların kanı mübahtır. Çünkü yüce akıldan kaçmaktadırlar. Akılları yoktur.
خون آنها خلق را باشد سبیل ** ز انکه وحشیاند از عقل جلیل
İnsanın emrine uymuyor diye vahşinin yüceliği bu dereceye düşmüştür.
عزت وحشی بدین افتاد پست ** که مر انسان را مخالف آمده ست
Şu halde ey garip adam! Aslandan kaçan yaban eşeklerine benzedikten sonra senin ne şerefin var ki?
پس چه عزت باشدت ای نادره ** چون شدی تو حمر مستنفرة
Eşek, işe yaradığı için öldürülmez. Fakat yaban eşeği olursa kanı mübahtır.3315
خر نشاید کشت از بهر صلاح ** چون شود وحشی شود خونش مباح
Eşeğin kendisini kötülükten koruyan iyiliğe sevk eden bir bilgisi olmadığı halde Tanrı onu mâzur tutmuyor.
گر چه خر را دانش زاجر نبود ** هیچ معذورش نمیدارد ودود
Ey yüce sevgili! İnsan (akıllı olduğu halde) o nefesten, ( Peygamberlerin, velîlerin sözlerinden)kaçar, vahşileşirse nasıl mâzur olur?
پس چو وحشی شد از آن دم آدمی ** کی بود معذور ای یار سمی
Hulâsa oklar ve süngüler önünde kâfirlerin kanı mübahtır. Çünkü onlar, işe yaramaktan uzaktırlar.
لاجرم کفار را شد خون مباح ** همچو وحشی پیش نشاب و رماح
Onların karıları ve çocukları da esir sayılır. Çünkü akılları yoktur, merdut ve aşağılık kişilerdir.
جفت و فرزندانشان جمله سبیل ** ز آنکه بیعقلند و مردود و ذلیل
Artık bir akıl, aklın aklından kaçarsa akıllılar taifesinden hayvanat zümresine geçmiştir.3320
باز عقلی کاو رمد از عقل عقل ** کرد از عقلی به حیوانات نقل
Hârût, Mârût Hikâyesi
اعتماد کردن هاروت و ماروت بر عصمت خویش و آمیزی اهل دنیا خواستن و در فتنه افتادن
(Aklın aklından kaçan, peygamber ve velîlere uymayan kişi) meşhur Hârût’la Mârût’a benzer. Onlar da gururları yüzünden zehirli ok yediler.
همچو هاروت و چو ماروت شهیر ** از بطر خوردند زهر آلود تیر
Mukaddes yaradılışlarına, melek olduklarına itimat ettiler. Fakat bu itimat, su sığırının aslana itimadı gibidir. Manda, aslana ne kadar itimat edebilir?
اعتمادی بودشان بر قدس خویش ** چیست بر شیر اعتماد گاومیش
Onun yüz tane boynuzu olsa ve bu boynuzlarla korunmaya çalışsa yine aslan, onun boynuzunu değil; boynuzunun boynuzunu bile parça parça eder.
گر چه او با شاخ صد چاره کند ** شاخ شاخش شیر نر پاره کند
Kirpi gibi baştan aşağı diken olsa, aslan, yine onu çaresiz öldürür.
گر شود پر شاخ همچون خار پشت ** شیر خواهد گاو را ناچار کشت
Kasırga, birçok ağaçları kökünden sökerse de alçacık bir ota ihsanda bulunur.3325
گر چه صرصر بس درختان میکند ** با گیاه تر وی احسان میکند
O sert rüzgâr, otun zayıflığına acır. Gönül, artık sen de kuvvetten dem vurma.
بر ضعیفی گیاه آن باد تند ** رحم کرد ای دل تو از قوت ملند
Balta; ağaçların, dalların çokluğundan, sıklığından hiç korkar mı? Hepsini paramparça eder, kesip biçer.
تیشه را ز انبوهی شاخ درخت ** کی هراس آید ببرد لخت لخت
Fakat bir ota saldırmaz. Neşter yaradan başka yere vurulmaz.
لیک بر برگی نکوبد خویش را ** جز که بر نیشی نکوبد نیش را
Aleve, odunun çokluğundan ne gam? Kasap koyun sürüsünden kaçar mı?
شعله را ز انبوهی هیزم چه غم ** کی رمد قصاب از خیل غنم