-
و آن شرر از روی مقصودی خویش ** ز آهن و سنگ است زین رو پیش و بیش 1965
- Çakmaktan maksat taş ve demirden meydana gelen kıvılcım olduğundan, kıvılcım onlardan çok ileridedir.
-
سنگ و آهن اول و پایان شرر ** لیک این هر دو تنند و جان شرر
- Taş ve demir evvel, kıvılcım sonra. Fakat bu ikisi ten, kıvılcım can.
-
آن شرر گر در زمان واپستر است ** در صفت از سنگ و آهن برتر است
- Kıvılcım, zaman itibariyle çakmaktan sonra ise de değeri bakımından ondan üstündür.
-
در زمان شاخ از ثمر سابقتر است ** در هنر از شاخ او فایقتر است
- Zaman bakımından dal, meyveden öncedir, fakat hüner bakımından daldan üstün.
-
چون که مقصود از شجر آمد ثمر ** پس ثمر اول بود و آخر شجر
- Çünkü ağaçtan maksat meyvedir; şu halde meyve evveldir, ağaç sonra gelir.
-
خرس چون فریاد کرد از اژدها ** شیر مردی کرد از جنگش جدا 1970
- Ayı, ejderhadan feryat edince o er, ayıyı onun pençesinden kurtardı.
-
حیلت و مردی بهم دادند پشت ** اژدها را او بدین قوت بکشت
- Hile ile babayiğitlik birleşti, er de ejderhayı bu kuvvetle alt edip öldürdü.
-
اژدها را هست قوت حیله نیست ** نیز فوق حیلهی تو حیلهای است
- Ejderhanın gücü vardır ama hilesi yoktur. Senin hilen var ama hilenden üstün hile de var!
-
حیلهی خود را چو دیدی باز رو ** کز کجا آمد سوی آغاز رو
- Hile ve tedbirini görünce yürü, o hile, o tedbir nereden geldi? O başlangıç tarafına dön, o tarafa yönel.
-
هر چه در پستی است آمد از علا ** چشم را سوی بلندی نه هلا
- Aşağılık âlemde bulunan her şey yücelikten gelmiştir. Haydi, var gözünü yüceliklere dik.