-
چون که آوازش خوش و مظلوم شد ** زو دل سنگین دلان چون موم شد
- O dilencinin sesi hoş ve acınacak hale gelince taş yüreklilerin yüreği bile muma döndü.
-
نالهی کافر چو زشت است و شهیق ** ز آن نمیگردد اجابت را رفیق 2005
- Kâfirin sesi çirkin olduğundan icabete eş olamaz.
-
اخسؤا بر زشت آواز آمده ست ** کاو ز خون خلق چون سگ بود مست
- “Susun” emri, kötü ses hakkındadır. Çünkü o ses, halkın kanından köpek gibi sarhoş olmuştur.
-
چون که نالهی خرس رحمت کش بود ** نالهات نبود چنین ناخوش بود
- Ayının feryadı bile acındıracak bir ses olur da senin feryadın olmazsa bu çok kötü bir şeydir!
-
دان که با یوسف تو گرگی کردهای ** یا ز خون بیگناهی خوردهای
- Bil ki sen Yusuf’a kurtluk etmişsin yahut bir suçsuzun kanını içmişsin.
-
توبه کن و ز خورده استفراغ کن ** ور جراحت کهنه شد رو داغ کن
- Tövbe et içtiğini kus. Eğer yara eskidiyse yürü, dağla!
-
تتمهی حکایت خرس و آن ابله که بر وفای او اعتماد کرده بود
- Ayıyla, onun vefakârlığına güvenen ahmağın hikâyesi
-
خرس هم از اژدها چون وارهید ** و آن کرم ز آن مرد مردانه بدید 2010
- Ayı, ejderhadan kurtulup o babayiğit erden o keremi görünce,
-
چون سگ اصحاب کهف آن خرس زار ** شد ملازم در پی آن بردبار
- Eshâb- Kehf’in köpeği gibi onun peşine takıldı.
-
آن مسلمان سر نهاد از خستگی ** خرس حارس گشت از دل بستگی
- O Müslüman, hastalanıp yastığa baş koyunca da ayı, ona bağlanmış, gönül vermiş olduğundan bırakmadı, başın da beklemeye başladı.
-
آن یکی بگذشت و گفتش حال چیست ** ای برادر مر ترا این خرس کیست
- Birisi oradan geçerken “ Halin nasıl? Kardeş, bu ayıyla ne işin var” dedi.