گفت ای یار نکو احوال چیست ** این فغان و بانگ تو از دست کیست
Varıp “Aziz dost ne var? Böyle kimin elinden feryat ediyorsun ?” dedi.
گفت اینک بین نشان پای دزد ** این طرف رفته ست دزد زن بمزد
Adam “İşte, hırsızın ayak izine bak. Hırsız çalacağını çalıp bu tarafa gitmiş.
نک نشان پای دزد قلتبان ** در پی او رو بدین نقش و نشان
İşte o kaltabanın ayak izi. Yürü, bu izi izle, ardından koş!” dedi.
گفت ای ابله چه میگویی مرا ** من گرفته بودم آخر مر و را2805
Adam “Be ahmak, sen ne söylüyorsun? Ben onu tutmuşum.
دزد را از بانگ تو بگذاشتم ** من تو خر را آدمی پنداشتم
Sen bağırınca koyuverdim. Sen bir eşekmişsin meğerse. Bense seni adam sandım.
این چه ژاژست و چه هرزه ای فلان ** من حقیقت یافتم چه بود نشان
Bu ne herze, bu ne hezeyan? Ben kendisini tutmuştum, ayak izini ne yapayım?” dedi.
گفت من از حق نشانت میدهم ** این نشان است از حقیقت آگهم
Sen bir hilebazsın, yahut aptalın birisin. Hatta belki de hırsızın ta kendisisin ve bu işi de mahsus yaptın.
گفت طراری تو یا خود ابلهی ** بلکه تو دزدی و زین حال آگهی
Öbürü “ Ben ayak izini gösteriyorum. İşin haki katından âgahım” dedi.
خصم خود را میکشیدم من کشان ** تو رهانیدی و را کاینک نشان2810
Adam dedi ki: “Sen ya düzenbazsın, ya ahmak, belki de hırsızın ta kendisisin de işi biliyorsun.
تو جهت گو من برونم از جهات ** در وصال آیات کو یا بینات
Ben hasmımı çeke, çeke yakalamak üzereydim. İşte ayak izi diye sen koyuverttin. Sen cihetten bahsediyorsun, bense cihetlerden çıkmış, kurtulmuşum. Vuslatta delil ve âlamet olur mu?”