-
این چنین کژ بازیی در جفت و طاق ** با نبی میباختند اهل نفاق
- Münafıklar, buna benzer bir çift- tek oyununu da Peygamberle oynamışlardı.
-
کز برای عز دین احمدی ** مسجدی سازیم و بود آن مرتدی
- “Ahmet dinini yüceltmek için bir mescit yapalım” dediler. Hâlbuki bu mürtetlikten başka bir şey değildi.
-
این چنین کژ بازیی میباختند ** مسجدی جز مسجد او ساختند
- Bu çeşit aykırı bir oyuna girişerek Peygamber’in mescidinden başka bir mescit yaptılar.
-
فرش و سقف و قبهاش آراسته ** لیک تفریق جماعت خواسته
- Döşemesini, tavanını, kubbesini düzdüler. Fakat bununla cemaati ayırmak diliyorlardı.
-
نزد پیغمبر به لابه آمدند ** همچو اشتر پیش او زانو زدند 2830
- Yalvararak Peygamber’in yanına geldiler, deve gibi huzuruna çöktüler.
-
کای رسول حق برای محسنی ** سوی آن مسجد قدم رنجه کنی
- “Ey Allah Peygamberi, lütfedip o mescide kadar bir zahmet etsen;
-
تا مبارک گردد از اقدام تو ** تا قیامت تازه باد ایام تو
- Kademlerinle kutlasan, günlerin kıyamete kadar ter-ü taze olsun!
-
مسجد روز گل است و روز ابر ** مسجد روز ضرورت وقت فقر
- Topraklı, bulutlu günün, zaruret ve yoksulluk gününün mescidi işte.
-
تا غریبی یابد آن جا خیر و جا ** تا فراوان گردد این خدمتسرا
- Diledik ki oraya bir garip gelirse yer bulsun, bu hizmet konağında bolluğa ersin.
-
تا شعار دین شود بسیار و پر ** ز انکه با یاران شود خوش کار مر 2835
- Bu suretle de din şiarı çoğalsın, etrafa yayılsın, dostlarla olunca acı yemiş bile hoştur.