English    Türkçe    فارسی   

2
2935-2944

  • حق شب قدر است در شبها نهان ** تا کند جان هر شبی را امتحان‏ 2935
  • Allah Kadir gecesidir. Kadir gecesi, insan her geceyi ibadetle geçirsin diye geceler içinde gizlidir ya Allah da öyle gizli.
  • نه همه شبها بود قدر ای جوان ** نه همه شبها بود خالی از آن‏
  • Ey genç, her gece Kadir gecesi değildir ama bütün geceler de ondan hâli değil.
  • در میان دلق پوشان یک فقیر ** امتحان کن و آن که حق است آن بگیر
  • Hırka giyenler arasında bir Allah fakiri vardır. Sana da haksa ona yapış!
  • مومن کیس ممیز کو که تا ** باز داند هیزکان را از فتی‏
  • Nerede anlayışlı bir mümin ki padişahtan yoksulu ayırt etsin.
  • گر نه معیوبات باشد در جهان ** تاجران باشند جمله ابلهان‏
  • Âlemde her şey ayıpsız olsaydı, ticaret edenlerin hepsi aptal olurdu.
  • پس بود کالا شناسی سخت سهل ** چون که عیبی نیست چه نااهل و اهل‏ 2940
  • Bu takdirde kumaş tanımak pek kolaylaşırdı. Mademki ortada ayıp yok, ehil ne oluyor, nâehil ne oluyor?
  • ور همه عیب است دانش سود نیست ** چون همه چوب است اینجا عود نیست‏
  • Fakat eğer her şey de ayıplı olsaydı bilginin ne faydası olurdu? Mademki hepsi odun, burada ödağacı yok demektir.
  • آن که گوید جمله حقند احمقی است ** و انکه گوید جمله باطل او شقی است‏
  • Her şey hak demek ahmaklıktır, fakat her şey bâtıl diyen de şakîdir.
  • تاجران انبیا کردند سود ** تاجران رنگ و بو کور و کبود
  • Peygamberlerin tacirleri kâr ettiler; renk ve koku tacirleriyse ziyan!
  • می‏نماید مار اندر چشم مال ** هر دو چشم خویش را نیکو بمال‏
  • Yılan, güzel mal gibi görünür. İki gözünü de ovuştur da iyice bak!