-
گفت آخر او ز من مسکینتر است ** گفت قاصد کرده است او را زر است
- Adam “O benden yoksul” deyince Oğuz, “Haber verdiler onun altını var” dedi.
-
گفت چون وهم است ما هر دو یکایم ** در مقام احتمال و در شکایم
- Adam dedi ki: “Mademki bizim ikimizden bir şey umuyorsunuz,
-
خود و را بکشید اول ای شهان ** تا بترسم من دهم زر را نشان
- Evvelâ onu öldürün de ben korkayım, altınların yerini göstereyim!”
-
پس کرمهای الهی بین که ما ** آمدیم آخر زمان در انتها 3055
- Şimdi sen de Allah’ın keremine bak ki biz âhir zamanda geldik.
-
آخرین قرنها پیش از قرون ** در حدیث است آخرون السابقون
- Zamanlardan sonuncusu, ilk devirlerden daha üstündür. Hadiste “ Ahirûnes Sâbikun” denmektedir.
-
تا هلاک قوم نوح و قوم هود ** عارض رحمت به جان ما نمود
- Merhamet sahibi Allah, Nûh ve Hûd kavimlerinin helâkini bize gösterdi;
-
کشت ایشان را که ما ترسیم از او ** ور خود این بر عکس کردی وای تو
- Biz korkalım, ibret alalım diye onları kahretti. Ya aksi olsaydı vay haline!
-
بیان حال خود پرستان و ناشکران در نعمت وجود انبیا و اولیا علیهم السلام
- Kendisine tapanların (peygamber ve velilerin Aleyhimüsselâm) varlıkları nimetken buna şükretmeyenlerin hali
-
هر ک از ایشان گفت از عیب و گناه ** وز دل چون سنگ وز جان سیاه
- Peygamberlerden hangisi, suça, ayıba dair bir şey söylediyse taş gibi katı gönül’e, kapkara cana,
-
و ز سبک داری فرمانهای او ** و ز فراغت از غم فردای او 3060
- Allah fermanlarına ehemmiyet vermemeye, yarın ki ahret gününü düşünmeyip rahatça keyfine bakmaya,
-
و ز هوس و ز عشق این دنیای دون ** چون زنان مر نفس را بودن زبون
- Bu aşağılık dünyaya heves etmeye, bu aşağılık dünyaya âşık, karılar gibi nefse zebun olmaya,