-
آن همه حبر و قلم فانی شود ** وین حدیث بیعدد باقی بود
- O mürekkebin, o kalemlerin hepsi biter de sonu olmayan bu söz yine kalır.
-
حالت من خواب را ماند گهی ** خواب پندارد مر آن را گمرهی
- Benim halim uyuyan adamın haline benzer. Gören sapık, beni uyuyor sanıyor.
-
چشم من خفته دلم بیدار دان ** شکل بیکار مرا بر کار دان
- Hâlbuki bil ki gözüm uyur, gönlüm uyanıktır. Bil ki işsiz güçsüz gibi duruyorum ama işimde var, gücüm de!
-
گفت پیغمبر که عینای تنام ** لا ینام قلبی عن رب الأنام
- Peygamber “Gözlerim uyur ama Allah lütfuyla kalbim uyumaz” dedi.
-
چشم تو بیدار و دل خفته به خواب ** چشم من خفته دلم در فتح باب 3550
- Senin gözün açık, kalbin uyuyor; benim gözüm uyuyor, gönlüme kapı açılmış!
-
مر دلم را پنج حس دیگر است ** حس دل را هر دو عالم منظر است
- Gönlün ayrı beş duygusu var, gönül duygusuna iki cihan da pencere.
-
تو ز ضعف خود مکن در من نگاه ** بر تو شب بر من همان شب چاشتگاه
- Sen, kendi zayıflığınla bana bakma… Sana gece çağı ama o gece, bana kuşluk vakti.
-
بر تو زندان بر من آن زندان چو باغ ** عین مشغولی مرا گشته فراغ
- Sana zindan, fakat o zindan bana bahçe gibi. Meşguliyetin ta kendisi bana istirahat hali.
-
پای تو در گل مرا گل گشته گل ** مر ترا ماتم مرا سور و دهل
- Senin ayağın balçıkta, bana balçık gül kesilmiş... Sana yas, bana düğün, dernek davul zurna!
-
در زمینم با تو ساکن در محل ** میدوم بر چرخ هفتم چون زحل 3555
- Seninle yeryüzünde oturup duruyorum ama Zuhal yıldızı gibi yedinci kat göğün üstünde koşup durmaktayım.