-
نام دیوی ره برد در ساحری ** تو به نام حق پشیزی میبری
- Şeytan’ın adı büyü yapmaya yara, sen de Allah adıyla mangır elde edersin!
-
خاریدن روستایی در تاریکی شیر را به گمان آن که گاو اوست
- Köylünün karanlıkta öküz sanıp aslanı okşaması
-
روستایی گاو در آخر ببست ** شیر گاوش خورد و بر جایش نشست
- Köylünün biri, öküzünü ahıra bağlamıştı. Aslan gelip öküzü yedi, yerine geçip oturdu.
-
روستایی شد در آخر سوی گاو ** گاو را میجست شب آن کنج کاو
- Köylü geceleyin ahıra gidip köşeye, bucağa el atarak öküzü aramaya koyuldu.
-
دست میمالید بر اعضای شیر ** پشت و پهلو گاه بالا گاه زیر 505
- Elini aslana sürmekte, sırtını yağrısını yukarı aşağı okşamaktaydı.
-
گفت شیر ار روشنی افزون شدی ** زهرهاش بدریدی و دل خون شدی
- Aslan “ Aydınlık olaydı ödü patlar, yüreği kan kesilirdi.
-
این چنین گستاخ ز آن میخاردم ** کاو درین شب گاو میپنداردم
- Fakat şimdi pervasızca beni okşuyor, kaşıyor. Çünkü gece vakti beni öküz sanıyor demekteydi.
-
حق همیگوید که ای مغرور کور ** نه ز نامم پاره پاره گشت طور
- Hak da “Ey mağrur kör, Tur dağı benim adımdan paramparça olmadı mı?
-
که لو انزلنا کتابا للجبل ** لانصدع ثم انقطع ثم ارتحل
- Eğer biz kitabımızı dağa indirseydik dağ parçalanır, yerinden kopar, başka bir yere göçerdi.
-
از من ار کوه احد واقف بدی ** پاره گشتی و دلش پر خون شدی 510
- Eğer Uhud Dağı, beni anlasaydı o dağdan ırmak, ırmak kan akardı.” deyip duruyor,
-
از پدر وز مادر این بشنیدهای ** لاجرم غافل در این پیچیدهای
- Sen bu adı babandan, anandan işittin de onun için bu ada gafilce yapıştın.