-
از مهندس آن عرض و اندیشهها ** آلت آورد و ستون از بیشهها
- Mühendisin zihnindeki o araz, o düşünce aletleri hazırladı, ormanlardan direkleri getirdi (ev yapılıp meydana çıktı.)
-
چیست اصل و مایهی هر پیشهای ** جز خیال و جز عرض و اندیشهای
- Her hünerin aslı, esası, hayâlden, arazdan, düşünceden başka nedir ki?
-
جمله اجزای جهان را بیغرض ** درنگر حاصل نشد جز از عرض
- Dünyanın bütün cüzilerine, fakat garazsızca bak; arazdan başka bir şeyden meydana gelmemiştir.
-
اول فکر آخر آمد در عمل ** بنیت عالم چنان دان در ازل 970
- Önceki fikir, sonun da fiile gelir. Dünyanın kuruluşunu ezelden beri böyle bil.
-
میوهها در فکر دل اول بود ** در عمل ظاهر به آخر میشود
- Meyveler, gönülde evvelce vücuda gelir de sonunda fiile çıkar.
-
چون عمل کردی شجر بنشاندی ** اندر آخر حرف اول خواندی
- İşe girişip de ağaç diktin mi ilk harfi, sonunda okudun demektir.
-
گر چه شاخ و برگ و بیخش اول است ** آن همه از بهر میوه مرسل است
- Gerçi dal, yaprak ve kök evveldir ama onların hepsi de meyve için vücut bulur.
-
پس سری که مغز آن افلاک بود ** اندر آخر خواجهی لولاک بود
- Feleklerin dimağı olan o baş da bunun için en sonunda “ Levlâk” sırrına mazhar oldu.
-
نقل اعراض است این بحث و مقال ** نقل اعراض است این شیر و شگال 975
- Bu sözler arazların nakline ait bahislerdir. Bu aslan ve tuzak, hep bunun içindir.
-
جمله عالم خود عرض بودند تا ** اندر این معنی بیامد هل أتی
- Bütün âlem, esasen arazdı. “ Hel Etâ” suresi, bu manayı izah için geldi.