-
آنچنان کن که دهانها مر ترا ** در شب و در روزها آرد دعا
- Sen de öyle muamelede bulun ki ağızlar, gece gündüz sana dua edip dursunlar.
-
از دهانی که نکردستی گناه ** و آن دهان غیر باشد عذر خواه
- Günah etmediğim ağız, başkasının özürler dileyen ağzıdır.
-
یا دهان خویشتن را پاک کن ** روح خود را چابک و چالاک کن 185
- Yahut da kendi ağzını temizle, ruhunu çevik bir hale getir.
-
ذکر حق پاکست چون پاکی رسید ** رخت بر بندد برون آید پلید
- Çünkü Allah adı temizdir, temizlik geldi mi pislik, pılısını pırtısını toparlayıp gider.
-
میگریزد ضدها از ضدها ** شب گریزد چون بر افروزد ضیا
- Zıtlar, zıtlardan kaçar. Ziya parladı mı gece kalmaz.
-
چون در آید نام پاک اندر دهان ** نه پلیدی ماند و نه اندهان
- Ağza temiz bir ad gelince de ne pislik kalır, ne gamlar, kederler.
-
بیان آنک الله گفتن نیازمند عین لبیک گفتن حق است
- Yalvarırım Allah demesi, Hakk’ın Lebbeyk demesinin ta kendisidir
-
آن یکی الله میگفتی شبی ** تا که شیرین میشد از ذکرش لبی
- Birisi her gece Allah der durur, bu zikrinden ağzı tatlılaşır, zevk alırdı.
-
گفت شیطان آخر ای بسیارگو ** این همه الله را لبیک کو 190
- Şeytan “Ey çok söz söyleyen, bunca Allah demene karşılık onun Lebbeyk demesi nerde?
-
مینیاید یک جواب از پیش تخت ** چند الله میزنی با روی سخت
- Allah tahtından bir cevap gelmiyor. Böyle utanmadan, sıkılmadan ne vakte dek Allah deyip duracaksın” dedi.
-
او شکستهدل شد و بنهاد سر ** دید در خواب او خضر را در خضر
- Adamın gönlü kırıldı, başını yere koydu, yattı. Rüyada yeşiller giyinmiş Hızır’ı gördü.