آن یکی کورم ز کوران بشمرید ** او نیاز جان و اخلاصم ندید
Asıl kör kendisi ki beni kör saydı, canla başla niyaz ettiğimi görmedi bile!
کوری عشقست این کوری من ** حب یعمی و یصمست ای حسن
Benim bu körlüğüm, aşk körlüğüdür. Güzelim, sevdiği şey, insanı kör ve sağır yapar derler ya… bu körlük, o körlüktür.
کورم از غیر خدا بینا بدو ** مقتضای عشق این باشد نکو
Allah’tan başkasını görmüyorum, fakat onu görüyorum. Aşkımın muktezası da bu değil midir? Söyle.
تو که بینایی ز کورانم مدار ** دایرم برگرد لطفت ای مدار
Yarabbi, sen görmektesin, beni sen de kör sanma. Senin lütfunun etrafında dönüp dolaşmaktayım, ey lütfunun etrafında dönüp dolaştığım, ey kendisinden ayrılmadığım Allah!
آنچنانک یوسف صدیق را ** خواب بنمودی و گشتش متکا2365
Yusuf-ı Sıddıyk’a rüya gösterdin da ona güvendi.
مر مرا لطف تو هم خوابی نمود ** آن دعای بیحدم بازی نبود
Onun gibi lütfun bana da bir rüya gösterdi. O sonsuz dualarım oyuncak değildi ya!
مینداند خلق اسرار مرا ** ژاژ میدانند گفتار مرا
Fakat halk, benim sırlarımı bilmiyor da sözlerimi saçma sanıyor.
حقشان است و کی داند راز غیب ** غیر علام سر و ستار عیب
Hakları da var. Gayb sırrını, sırları adamakıllı bilen ve ayıpları tamamıyla örten Allah’tan başka kim bilebilir ki?”
خصم گفتش رو به من کن حق بگو ** رو چه سوی آسمان کردی عمو
Düşmanı dedi ki. “Amca, neye yüzünü göğe çeviriyorsun? Bana çevir de doğru söyle!