حاصل آنک هر که او طالب بود ** جان مطلوبش درو راغب بود
Bunu anlatmaya kalkışsam sonu, ucu gelmez… Mesnevi’ye, daha böyle sekiz misli kâğıt bile yetişmez!
گر بگویم شرح این بی حد شود ** مثنوی هشتاد تا کاغذ شود
Hâsılı kim bir şey isterse istediği şey de ona rağbet eder.
آدمی حیوان نباتی و جماد ** هر مرادی عاشق هر بیمراد
İnsan, hayvan, nebat, cemat… Her şey, birbirine âşıktır. Bir adam, bir şeyi sevdi de muradı o oldu, başka bir şey dilemez bir hale geldi mi o muradı olan sevgilide muratsız hale gelen âşığına âşıktır.
بیمرادان بر مرادی میتنند ** و آن مرادان جذب ایشان میکنند
Muratsız hale gelen âşıklar, bir murat etrafında döner, dolaşır, yalnız sevgililerini dilerler ama muratları, maksatları olan sevgililer de onları kendilerine çekip dururlar.
لیک میل عاشقان لاغر کند ** میل معشوقان خوش و خوشفر کند4445
Fakat âşıkların meyil ve muhabbetleri, âşıkları zayıf bir hale getirir… Maşukların meyil ve muhabbeti ise onları güzelleştirir, parlak bir hale sokar!
عشق معشوقان دو رخ افروخته ** عشق عاشق جان او را سوخته
Sevgililerin aşkı onların yanaklarını parlatır; âşıkların aşkı, âşıkların canlarını yandırır!
کهربا عاشق به شکل بینیاز ** کاه میکوشد در آن راه دراز
Kehlibar, niyazdan müstağni davranan bir âşıktır…o uzun yola düşen, o uzun yolda savaşansa saman çöpü!
این رها کن عشق آن تشنهدهان ** تافت اندر سینهی صدر جهان
Bunu bırak… O susamış âşığın aşkı, Sadr-ı Cihan’ın gönlünde parladı.
دود آن عشق و غم آتشکده ** رفته در مخدوم او مشفق شده
O aşkın, o ateşgedenin dumanı ona kadar vardı, gönlünü yumuşattı.
لیکش از ناموس و بوش و آب رو ** شرم میآمد که وا جوید ازو4450
Fakat onu aramayı namusuna, kibrine yediremiyordu.