-
میزنی دستی بر آن کوزه چرا ** تا شناسی از طنین اشکسته را
- Neden vurursun? Sesinden kırık testiyi anlamak için.
-
بانگ اشکسته دگرگون میبود ** بانگ چاووشست پیشش میرود
- Kırık testinin sesi daha başka türlü olur. Ses, çavuşa benzer, önde gider.
-
بانگ میآید که تعریفش کند ** همچو مصدر فعل تصریفش کند 795
- ”Ses gelir de o şeyin ne olduğunu anlatır, onun ahvalini sayar, döker. Ses mastara benzer, fiil de o mastarı tasrif eder!
-
چون حدیث امتحان رویی نمود ** یادم آمد قصهی هاروت زود
- Sınama sözü gelince hemencecik Hârût hikâyesini hatırladım.
-
قصهی هاروت و ماروت و دلیری ایشان بر امتحانات حق تعالی
- Hârût’la Mârût’un hikâyesi ve onların Ulu Allah’ın sınamalarına karşı yiğitlik taslamaları
-
پیش ازین زان گفته بودیم اندکی ** خود چه گوییم از هزارانش یکی
- Bundan önce de bu bahse dair az bir söz söylemiştik. Fakat zaten ne kadar söylesek ancak binde birini anlatabiliriz.
-
خواستم گفتن در آن تحقیقها ** تا کنون وا ماند از تعویقها
- Bu vakayı adamakıllı anlatmak istedim ama şimdiye kadar söz, sözü açtı, birçok sebeplerle kalıp gitti.
-
حملهی دیگر ز بسیارش قلیل ** گفته آید شرح یک عضوی ز پیل
- H ele bir hamle daha edeyim de çoğundan azını, âdeta filin tek bir uzvunu söylemiş olayım.
-
گوش کن هاروت را ماروت را ** ای غلام و چاکران ما روت را 800
- Ey yüzüne kul, köle olduğumuz, Hârût ve Mârût kıssasını dinle!
-
مست بودند از تماشای اله ** وز عجایبهای استدراج شاه
- Allah lütuflarını, padişahın lütuf şeklinde tecelli eden şaşılacak kahırlarını seyretmekten sarhoş olmuşlardı.
-
این چنین مستیست ز استدراج حق ** تا چه مستیها کند معراج حق
- Allah’ın kahırlarında böyle sarhoşluklar varken Allah miracının ne sarhoşlukları var?