-
بیفتیل و روغنش نبود بقا ** با فتیل و روغن او هم بیوفا
- Fitili, yağı olmadıkça bakası yoktur; fakat fitille, yağla da vefası yoktur.
-
زانک نور علتیاش مرگجوست ** چون زید که روز روشن مرگ اوست 430
- Çünkü sebebe bağlı olan, sebepsiz meydana gelmeyen ışığı, ölümü arar durur... Nasıl yaşayabilir ki aydın gün, onun ölümüdür.
-
جمله حسهای بشر هم بیبقاست ** زانک پیش نور روز حشر لاست
- İnsanın bütün duygularının da bakası yoktur... Zira mahşer günü, hepsi de yok olur gider!
-
نور حس و جان بابایان ما ** نیست کلی فانی و لا چون گیا
- Fakat atalarımızın duygu ve can ışığı, tamamı ile de ot gibi bitip ot gibi yitmez... Tamamı ile fani olmamıştır.
-
لیک مانند ستاره و ماهتاب ** جمله محوند از شعاع آفتاب
- Yalnız güneşin nurunda yıldızların nuru ve ay ışığı mahvolur ve görünmez!
-
آنچنان که سوز و درد زخم کیک ** محو گردد چون در آید مار الیک
- Pirenin ısırmasından meydana gelen yanış, dert ve zahmet, yılan ısırınca mahvolur ya!
-
آنچنان که عور اندر آب جست ** تا در آب از زخم زنبوران برست 435
- Çıplak adam arıların sokmasından kurtulmak için suya atlar ya!
-
میکند زنبور بر بالا طواف ** چون بر آرد سر ندارندش معاف
- Arılar adamın tepesinde dolaşır dururlar... Başını bir çıkardı mı hiç affetmezler, hemen sokarlar!
-
آب ذکر حق و زنبور این زمان ** هست یاد آن فلانه وان فلان
- Allah’ı anış sudur, zamanede şu kadının, bu erkeğin anılışı da arı!
-
دم بخور در آب ذکر و صبر کن ** تا رهی از فکر و وسواس کهن
- Allah’ı anış suyuna dal, nefesini tut, sabret de eski düşüncelerden, vesveselerden kurtul!