-
در زمانه هیچ زهر و قند نیست ** که یکی را پا دگر را بند نیست
- Âlemde hiçbir zehir yahut şeker yoktur ki birine ayak, öbürüne ayakkabı olmasın!
-
مر یکی را پا دگر را پایبند ** مر یکی را زهر و بر دیگر چو قند
- Evet... Birine ayak olur, öbürüne bukağı. Birisine zehirdir, öbürüne şeker gibi tatlı!
-
زهر مار آن مار را باشد حیات ** نسبتش با آدمی باشد ممات
- Yılanın zehiri, yılana hayattır, insanaysa ölüm!
-
خلق آبی را بود دریا چو باغ ** خلق خاکی را بود آن مرگ و داغ
- Deniz mahlûklarına deniz, bağ, bahçe gibidir... Fakat karada yaşayanlara ölümdür, dağdır!
-
همچنین بر میشمر ای مرد کار ** نسبت این از یکی کس تا هزار 70
- Ey iş eri, bu nispeti birden tuttur da böylece bine kadar saya dur!
-
زید اندر حق آن شیطان بود ** در حق شخصی دگر سلطان بود
- Zeyd, birisine göre şeytandır, öbürüneyse sultan!
-
آن بگوید زید صدیق سنیست ** وین بگوید زید گبر کشتنیست
- O, zeyd pek yüce bir kişidir der... Bu zeyd gebertilecek bir kâfirdir der!
-
زيد يك ذات است بر آن يك جنان ** او بر اين ديگر همه رنج و زيان
- Zeyd, bir adamdır ama ona öyledir, bunaysa baştanbaşa zahmettir, ziyandır!
-
گر تو خواهی کو ترا باشد شکر ** پس ورا از چشم عشاقش نگر
- Eğer onun, sana göre de şeker hâline gelmesini istiyorsan var, onu âşıklarının gözüyle gör!
-
منگر از چشم خودت آن خوب را ** بین به چشم طالبان مطلوب را 75
- O güzele kendi gözünle bakma... İsteneni isteyenlerin gözüyle gör!