-
علم دیگ و آتش ار نبود ترا ** از شرر نه دیگ ماند نه ابا
- Ateşe çömleği koyup çorba pişirmeyi bilmiyorsan bil ki ne çömlek kalır, ne çorba.
-
آب حاضر باید و فرهنگ نیز ** تا پزد آب دیگ سالم در ازیز 1380
- Su hazır olmalı, ahçılığı da bilmelisin ki o tenceredeki çorba, dökülmeden, bozulmadan pişsin.
-
چون ندانی دانش آهنگری ** ریش و مو سوزد چو آنجا بگذری
- Demircilik sanatını bilmiyorsan demirci ocağından geçerken sakalını bıyığını yakarsın.
-
در فرو بست آن زن و خر را کشید ** شادمانه لاجرم کیفر چشید
- Kadın kapıyı kapadı, sevine, sevine eşeği kendisine çekti, cezasını da tattı ya!
-
در میان خانه آوردش کشان ** خفت اندر زیر آن نر خر ستان
- Eşeği çeke, çeke ahırın ortasına getirdi. O erkek eşeğin altına yattı.
-
هم بر آن کرسی که دید او از کنیز ** تا رسد در کام خود آن قحبه نیز
- O kahpe de muradına ermek üzere halayığın yattığını gördüğü sekiye yatmıştı.
-
پا بر آورد و خر اندر ویی سپوخت ** آتشی از کیر خر در وی فروخت 1385
- Eşek ayağını kaldırıp aletini daldırdı. Eşeğin aletinden kadının içine bir ateştir düştü.
-
خر مدب گشته در خاتون فشرد ** تا بخایه در زمان خاتون بمرد
- Alışmış eşek kadına abandı, aletini ta hayalarına kadar sokar sokmaz kadın da geberdi.
-
بر درید از زخم کیر خر جگر ** رودهها بسکسته شد از همدگر
- Eşeğin aletinin hızından ciğeri parçalandı, damarları koptu birbirinden ayrıldı.
-
دم نزد در حال آن زن جان بداد ** کرسی از یکسو زن از یکسو فتاد
- Soluk bile alamadan derhal can verdi. Seki bir yana düştü o bir yana.