-
بر میانش خنجری دید آن لعین ** پس بگفتش بر میانت چیست این
- Bu sırada o mel'un çocuğun belinde bir hançer gördü. Dedi ki: Belindeki ne?
-
گفت آنک با من ار یک بدمنش ** بد بیندیشد بدرم اشکمش
- Oğlan, kötü düşünceli biri hakkımda kötü bir düşünceye kapılırsa bununla karnını deşeceğim diye cevap verdi.
-
گفت لوطی حمد لله را که من ** بد نه اندیشیدهام با تو به فن 2500
- Oğlancı, Tanrı'ya hamdolsun dedi, iyi ki ben sana bir hile yapıp kötü bir düşünceye kapılmadım.
-
چون که مردی نیست خنجرها چه سود ** چون نباشد دل ندارد سود خود
- Sende adamlık olmadıktan sonra hançerlerin ne faydası var? Yürek olmadıktan sonra bunda ne fayda var ki?
-
از علی میراث داری ذوالفقار ** بازوی شیر خدا هستت بیار
- Tutalım Aliden Zülfikar'ı miras aldın, Tanrı aslanındaki kol, sende de varsa göster.
-
گر فسونی یاد داری از مسیح ** کو لب و دندان عیسی ای قبیح
- Mesih'ten bir nefes bellediğini farzedelim, İsa'nın dudağı, dişi nerde ki a çirkin adam?
-
کشتیی سازی ز توزیع و فتوح ** کو یکی ملاح کشتی همچو نوح
- Kazanmak, bir şeyler elde etmek için diyelim ki bir gemi yaptın, Nuh gibi bir gemi kaptanı hani?
-
بت شکستی گیرم ابراهیموار ** کو بت تن را فدی کردن بنار 2505
- Tutalım ki İbrahim gibi put kırıyorsun, beden putunu onun gibi ateş içine atış nerde?
-
گر دلیلت هست اندر فعل آر ** تیغ چوبین را بدان کن ذوالفقار
- Delilin varsa meydana çıkar da tahta kılıcı bile o delille Zülfikar haline getir.
-
آن دلیلی که ترا مانع شود ** از عمل آن نقمت صانع بود
- Bir delil, seni amelden alıkorsa o Tanrının gazabıdır.