در شکر غلطید ای حلواییان ** همچو طوطی کوری صفراییان
Ey tatlı sevenler, şekerlere bulanın, sofrası olanların körlüklerine rağmen dudu gibi şekerlere bakın.
نیشکر کوبید کار اینست و بس ** جان بر افشانید یار اینست و بس 2530
Şeker kamışını dövün, iş ancak bundan ibaret Canlar feda edin, işte sevgili!
یک ترش در شهر ما اکنون نماند ** چونکه شیرین خسروان را بر نشاند
نقل بر نقلست و می بر می هلا ** بر مناره رو بزن بانگ صلا
Ya hey! Şarap üstüne şarap, meze üstüne meze. Artık minareye çık da sala ver!
سرکهی نه ساله شیرین میشود ** سنگ و مرمر لعل و زرین میشود
Dokuz yıllık sirke tatlılaşıyor. Taş ve mermer, lâ'al ve altın haline geliyor.
آفتاب اندر فلک دستکزنان ** ذرهها چون عاشقان بازیکنان
Güneş, gökyüzünde elceğizlerini çırpmada. Zerreler, âşıklar gibi birbirleriyle oynaşmada.
چشمها مخمور شد از سبزهزار ** گل شکوفه میکند بر شاخسار 2535
Kaynaklar, yeşilliklerden, çayırlık, çimenliklerden mahmurlaştı. Gül, dallar üstünde çiçekler açıyor.
چشم دولت سحر مطلق میکند ** روح شد منصور انا الحق میزند
Devlet gözü, tam bir büyü yapmada; ruh Mansur oldu, Enel Hak diye bağırmada.
گر خری را میبرد روبه ز سر ** گو ببر تو خر مباش و غم مخور
Tilki bir eşeği baştan çıkarırsa ko çıkarsın. Sen eşek olma da gani yeme.
حکایت آن شخص کی از ترس خویشتن را در خانهای انداخت رخها زرد چون زعفران لبها کبود چون نیل دست لرزان چون برگ درخت خداوند خانه پرسید کی خیرست چه واقعه است گفت بیرون خر میگیرند به سخره گفت مبارک خر میگیرند تو خر نیستی چه میترسی گفت خر به جد میگیرند تمییز برخاسته است امروز ترسم کی مرا خر گیرند
Birisi, korkusundan kendisini bir eve attı. Benzi safran gibi sararmış, dudakları gömgök olmuş, elleri söğüt yaprağı gibi tirtii- titriyordu. Ev sahibi hayrola, ne oldu? dedi. Adam, dışarıda eşekleri tutup yük yüklüyorlar diye cevap verdi. Ev sahibi : Peki a mübarek dedi, etekleri tutuyorlar Sen eşek değilsin ya, ne korkuyorsun? Adam dedi ki: öyle bir kızışmışlar, işe öyle bir sarılmışlar ki fark etmelerine imkân yok, korktum, ya beni de eşek diye tutarlarsa!
آن یکی در خانهای در میگریخت ** زرد رو و لب کبود و رنگ ریخت
Birisi kaçıp bir eve sığındı. Korkudan benzi uçmuş, sapsarı kesilmiş, dudakları gövermişti.