-
حق ذات پاک الله الصمد ** که بود به مار بد از یار بد
- Herkesin, kendisine muhtaç olduğu ihtiyacı bulunmayan pâk Tann'nın zatına and olsun ki kötü yılan bile kötü arkadaştan yeğdir.
-
مار بد جانی ستاند از سلیم ** یار بد آرد سوی نار مقیم 2635
- Çünkü kötü yılan, insanın yalnız canını alır. Kötü arkadaşsa insanı cehenneme sürer, orasını adama durak eder.
-
از قرین بیقول و گفت و گوی او ** خو بدزدد دل نهان از خوی او
- İnsanın, düşüp kalktığı adamla konuşa görüşe, huyiyle huylanır. Gönül arkadaşının huyunu kapar.
-
چونک او افکند بر تو سایه را ** دزدد آن بیمایه از تو مایه را
- O sana gölge saldı mı mayasız olduğu için senin mayanı çalar.
-
عقل تو گر اژدهایی گشت مست ** یار بد او را زمرد دان که هست
- Aklın, sarhoş bir ejderha bile olsa kötü arkadaş, bil ki zümrüttür.
-
دیدهی عقلت بدو بیرون جهد ** طعن اوت اندر کف طاعون نهد
- Aklının gözünü çıkarır, kör eder. Onun kınaması, seni taunun eline teslim eder.
-
جواب گفتن روبه خر را
- Tilkinin eşeğe cevap vermesi
-
گفت روبه صاف ما را درد نیست ** لیک تخییلات وهمی خورد نیست 2640
- Tilki dedi ki: Bizim safımızda tortu yoktur. Fakat vehme gelen hayallerde, küçümsenecek şeyler değildir.
-
این همه وهم توست ای سادهدل ** ورنه بر تو نه غشی دارم نه غل
- Ey sâf ve bön adam, bütün bunlar, senin vehmindir. Yoksa sana karşı hiçbir gıllügişim yok.
-
از خیال زشت خود منگر به من ** بر محبان از چه داری س ظن
- Kötü hayaline kapılıp bana bakma. Dostlara karşı neden kötü zanda bulunuyorsun?
-
ظن نیکو بر بر اخوان صفا ** گرچه آید ظاهرا زیشان جفا
- Sâf kardeşler hakkında iki zanda bulun. Zahiren onlardan cefa bile görsen haklarında kötü düşünceye kapılma.