-
ذرهای گر جهد تو افزون بود ** در ترازوی خدا موزون بود 3145
- Bir zerre bile senin çalışmanı atırsa Tanrı terazisinde tartılır.
-
پیش این شاهان هماره جان کنی ** بیخبر ایشان ز غدر و روشنی
- Halbuki bu padişahların önünde can çekisip durursun. Çünkü bunlar,hiyanetle hakikati bilmezler,haberleri bile yoktur.
-
گفت غمازی که بد گوید ترا ** ضایع آرد خدمتت را سالها
- Bir kovucunun söziyle yıllarca süren hizmetini zayi ediverdi.
-
پیش شاهی که سمیعست و بصیر ** گفت غمازان نباشد جایگیر
- Fakat her şeyi duyan, her şeyi gören bir padişah, koyucuların sözlerine aldırmaz bile.
-
جمله غمازان ازو آیس شوند ** سوی ما آیند و افزایند پند
- Bütün kovucular, ondan ümitlerini keser, meyus olurlar. Fakat bize geldiler, kovuculuk ettiler mi onlara bağlılığımız artar.
-
بس جفا گویند شه را پیش ما ** که برو جف القلم کم کن وفا 3150
- Padişaha, bizim önümüzde nice kovuculukta bulunurlar, cefakârlıklarımızı söylerler. Yürü, artık kalem kurudu, az vefakâr ol derler.
-
معنی جف القلم کی آن بود ** که جفاها با وفا یکسان بود
- "Kalem yazdı, mürekkebi kurudu'' sözünün mânası, cefa ile vefa birdir demek değildir.
-
بل جفا را هم جفا جف القلم ** وآن وفا را هم وفا جف القلم
- Cefaya karşılık cefa.. Kalem yazdı, mürekkebi bile kurudu. O vefaya karşılık da vefa.. Kalem yazdı,mürekkebi bile kurudu demektir.
-
عفو باشد لیک کو فر امید ** که بود بنده ز تقوی روسپید
- Af vardır, fakat ümit parlaklığı nerde ki kul, Tanrı'dan çekinmeyle yüzü ak olsun?
-
دزد را گر عفو باشد جان برد ** کی وزیر و خازن مخزن شود
- Hırsız af edilse bile canını kurtarır. Fakat nerde vezir ve hazine emini olacak?