-
راحتم این بود از آواز او ** هدیه آوردم به شکر آن مرد کو 3385
- Onun sesinden bundan dolayı rahatlaştım.Onun için de ona hediye getirdim;nerde o adam?
-
چون بدیدش گفت این هدیه پذیر ** که مرا گشتی مجیر و دستگیر
- Müezzini görünce bu hediyeyi kabul et dedi,beni dertten kurtardın,elimi tuttun.
-
آنچ کردی با من از احسان و بر ** بندهی تو گشتهام من مستمر
- Bana öyle bir ihsanda bulundun ki senin azat kabul etmez bir kulun oldum.
-
گر به مال و ملک و ثروت فردمی ** من دهانت را پر از زر کردمی
- Malda,mülkte,zenginlikte tek bir kişi olsaydım ağzını altınla doldururdum.
-
هست ایمان شما زرق و مجاز ** راهزن همچون که آن بانگ نماز
- İşte sizin imanınız da bunun gibi riya,geçici bir şey.O ezan gibi yol kesici.
-
لیک از ایمان و صدق بایزید ** چند حسرت در دل و جانم رسید 3390
- Fakat Bayezid'in imanına,onun doğruluğuna karşı gönlümde nice hasret var.
-
همچو آن زن کو جماع خر بدید ** گفت آوه چیست این فحل فرید
- Hani şu kadın gibi..Eşeğin çiftleşmesini gördü de dedi ki:Amanın,şu tek erkeğe bakın!
-
گر جماع اینست بردند این خران ** بر کس ما میریند این شوهران
- Çiftleşme buysa bizim kocalarımız,bizimle çiftleşmiyorlar,içimize aptes bozuyorlar.
-
داد جمله داد ایمان بایزید ** آفرینها بر چنین شیر فرید
- Bayezid,imanın bütün şartlarını haiz..Aferinler olsun bunun gibi tek aslana!
-
قطرهای ز ایمانش در بحر ار رود ** بحر اندر قطرهاش غرقه شود
- Onun imanının bir katrası denize gitse deniz,o katrada gark olur.