-
چون ز رخت من تهی گشت این وطن ** تر و خشک خانه نبود آن من
- Çünkü bu yurt, benim malımdan, mülkümden bomboş, burada benim hiçbir şeyim yok. Evde kuru, yaş, ne varsa benim değil.
-
هم دعا از من روان کردی چو آب ** هم نباتش بخش و دارش مستجاب
- Duamı su gibi akıttın, sebatını da bağışla ve o duayı kabul et.
-
هم تو بودی اول آرندهی دعا ** هم تو باش آخر اجابت را رجا
- Önce bana duayı ilham eden sensin, sonunda duamı da sen kabul et.
-
تا زنم من لاف کان شاه جهان ** بهر بنده عفو کرد از مجرمان
- Kabul et de o âlem padişahı suçluların suçunu bu kulu için af etti diyeyim.
-
درد بودم سر به سر من خودپسند ** کرد شاهم داروی هر دردمند 4165
- Ben kendimi beğenmekteydim, baştanbaşa dertten ibarettim. Padişahım, her dertliye deva verdi.
-
دوزخی بودم پر از شور و شری ** کرد دست فضل اویم کوثری
- Cehennemliktim, kötülüklerle, serlerle doluydum. Onun ihsan eli beni bir kevser haline getirdi.
-
هر که را سوزید دوزخ در قود ** من برویانم دگر بار از جسد
- Cehennem kimi yakar, yandınrsa ben o yanan şeyleri cesette tekrar çıkarır, bitiririm.
-
کار کوثر چیست که هر سوخته ** گردد از وی نابت و اندوخته
- Kevserin işi nedir? Her yanan, onun vasıtasiyle biter, yenilenir.
-
قطره قطره او منادی کرم ** کانچ دوزخ سوخت من باز آورم
- Kevser, katra katta keremlerini ilân eder; cehennemin yaktığı şeyleri ben yine yerine getiririm der.
-
هست دوزخ همچو سرمای خزان ** هست کوثر چون بهار ای گلستان 4170
- Cehennem, güz mevsiminin soğuğuna benzer. Keserse ey gül bahçesi, bahar gibidir.