خمر و چنگ آورد پیش او نهاد ** نیمخنده زد بدان شد نیمشاد
Tanrı, şarap ve çalgıyı getirip önüne koydu. Şeytan bunları görünce hafifçe güldü neşelendi.
سوی اضلال ازل پیغام کرد ** که بر آر از قعر بحر فتنه گرد
Ezeli azgınlığa haber gönderip fitne denizinin dibinden toz kopar dedi.
نی یکی از بندگانت موسی است ** پردهها در بحر او از گرد بست
Musa’da senin kullarından bir kul değil miydi? Deniz dibinde tozdan perdeler salmadı mı?
آب از هر سو عنان را واکشید ** از تگ دریا غباری برجهید 955
Su her taraftan çekildi ve deniz dibinden bir toz koptu.
چونک خوبی زنان فا او نمود ** که ز عقل و صبر مردان میفزود
Tanrı erkeklerin aklını, sabrını alan kadın güzelliğini ona gösterince;
پس زد انگشتک به رقص اندر فتاد ** که بده زوتر رسیدم در مراد
Parmacıklarını şıkırdatarak oynamaya başladı. Ver, ver şimdicik muradıma kavuştum dedi.
چون بدید آن چشمهای پرخمار ** که کند عقل و خرد را بیقرار
Aklı fikri kararsız hale getiren o mahmur gözleri görünce,
وآن صفای عارض آن دلبران ** که بسوزد چون سپند این دل بر آن
Şu gönlü çöre otu gibi yakıp kavuran dilberlerin yüzlerini seyredince neşelendi.
رو و خال و ابرو و لب چون عقیق ** گوییا حق تافت از پردهی رقیق 960
Yüz. ben, kaş. Akik gibi dudaklar. Sanki ince bir perdeden Tanrı parlamış.
دید او آن غنج و برجست سبک ** چون تجلی حق از پردهی تنک
Şeytan, incecik perdeden Tanrı tecelli etmiş gibi o işveyi görünce derhal yerinden sıçrayıp oynamaya koyuldu.
تفسیر خلقنا الانسان فی احسن تقویم ثم رددناه اسفل سافلین و تفسیر و من نعمره ننکسه فی الخلق
“İnsanı en güzel bir sıfatla yarattık.Sonra onu aşağılıkların en aşağısına reddettik” ayetiyle “Kimi yaşatır, ömrünün uzun edersek onu kocaltır, güzelliğini ve kuvvetini azaltırız” ayetinin tefsiri