English    Türkçe    فارسی   

6
1116-1125

  • گفت هجده هفده یا خود شانزده  ** یا که پانزده ای برادرخوانده 
  • Konuk, on sekiz dedi ,yahut on yedi, on altı. Yahut da kardeşlik, on beş!
  • گفت واپس واپس ای خیره سرت  ** باز می‌رو تا بکس مادرت 
  • Ev sahibi hadi bakalım şaşkın hadi, biraz daha geri geri git de ananın rahmine gir!
  • حکایت در تقریر همین سخن 
  • Bu sözü anlatan bir hikâye
  • آن یکی اسپی طلب کرد از امیر  ** گفت رو آن اسپ اشهب را بگیر 
  • Birisi bir beyden at istedi. Bey, yürü dedi, o güzel atı al.
  • گفت آن را من نخواهم گفت چون  ** گفت او واپس‌روست و بس حرون 
  • Adam, ben onu istemem deyince neden dedi. Adam dedi ki: Pek huylu geri geri gidiyor.
  • سخت پس پس می‌رود او سوی بن  ** گفت دمش را به سوی خانه کن  1120
  • Boyuna gerisin geri gitmede. Bey dedi ki: Sen de kuyruğunu eve çevir!
  • دم این استور نفست شهوتست  ** زین سبب پس پس رود آن خودپرست 
  • Senin nefis atının kuyruğu da şehvettir. Bu sebepten, o kendisine tapan, geri geri gider.
  • شهوت او را که دم آمد ز بن  ** ای مبدل شهوت عقبیش کن 
  • Şehvet, sana aslından kuyruk olduysa o şehveti çek çevir, ahirete şehvetlen.
  • چون ببندی شهوتش را از رغیف  ** سر کند آن شهوت از عقل شریف 
  • Şehvetini yemeden içmeden kestin mi, şehvet yüce akıl cihetine düşer, oradan baş gösterir.
  • هم‌چو شاخی که ببری از درخت  ** سر کند قوت ز شاخ نیک‌بخت 
  • Hani bir ağacın kötü dallarını budarsın da iyi dallarından dal budak verir, o dallar kuvvetlenir ya.
  • چونک کردی دم او را آن طرف  ** گر رود پس پس رود تا مکتنف  1125
  • Kuyruğunu o tarafa çevirdin mi geri geri gitse bile sığınılacak yere kadar varır, dayanır.