وقت خودبینی نگنجد در جهان ** در گلو و معده گم گشته چو نان
Kendini görme zamanında cihana sığmaz, fakat ekmek gibi boğazda, mide de kaybolur gider.
این همه اوصافشان نیکو شود ** بد نماند چونک نیکوجو شود
Fakat yine de bütün bu vasıflar iyidir... İyilik aradı mı insanda kötü şey kalmaz ki.
گر منی گنده بود همچون منی ** چون به جان پیوست یابد روشنی 125
Meni, benliğinde kaldıkça kokuşur, pis olur. Fakat cana ulaştı mı aydınlık âlemini bulur.
هر جمادی که کند رو در نبات ** از درخت بخت او روید حیات
Cansız şey, nebatata yüz tuttu mu, baht ağacından hayat biter.
هر نباتی کان به جان رو آورد ** خضروار از چشمهی حیوان خورد
Canlıya yüz tutan nebat, Hızır gibi âbıhayat kaynağından içer.
باز جان چون رو سوی جانان نهد ** رخت را در عمر بیپایان نهد
Can da canana yüz tutarsa pılısını pırtısını sonsuz ömür iklimine çeker götürür.
سال سایل از مرغی کی بر سر ربض شهری نشسته باشد سر او فاضلترست و عزیزتر و شریفتر و مکرمتر یا دم او و جواب دادن واعظ سایل را به قدر فهم او
Birisinin , vaaz eden bir hocaya “Bir borcun üstüne oturmuş olan kuşun başı mı daha üstün ve yücedir, yoksa kuyruğu mu” diye sorması, vaaz edenin de,soran adamın anlayışına göre cevap vermesi.
واعظی را گفت روزی سایلی ** کای تو منبر را سنیتر قایلی
Bir gün bilgisiz bir adam, vaaz eden birine sordu: Mimberde senden daha yüce söz söyleyen, senden daha güzel vaaz eden bir adam bile yok.
یک سالستم بگو ای ذو لباب ** اندرین مجلس سالم را جواب 130
Sana bir sorum var; ey akıllı er, bu mecliste sualime cevap ver.
بر سر بارو یکی مرغی نشست ** از سر و از دم کدامینش بهست
Bir kale burcunun üstüne bir kuş otursa başı mı daha üstündür, kuyruğu mu?
گفت اگر رویش به شهر و دم به ده ** روی او از دم او میدان که به
Vaaz eden dedi ki: Yüzü şehre, kuyruğu köyeyse yüzü, bil ki kuyruğundan üstündür.