-
تا بگویندت به لب نی بل به حال ** که ز دریا کن نه از ما این سال
- Onlar sana dille,dudakla değil de hal diliyle bu soruyu bize sorma, denize sor desinler.
-
نقش چون کف کی بجنبد بی ز موج ** خاک بی بادی کجا آید بر اوج
- Köpük gibi olan suret de dalga olmadan nasıl oynar? Yel olmadıkça toprak nasıl olur da havalanır?
-
چون غبار نقش دیدی باد بین ** کف چو دیدی قلزم ایجاد بین 1460
- Suret tozunu gördün ya, yeli de gör. Köpüğü gördün ya , icat denizini de seyret.
-
هین ببین کز تو نظر آید به کار ** باقیت شحمی و لحمی پود و تار
- Gör, gör ki sende yalnız bu görüş, bu bakış işe yarar.Bundan ötesini sorarsan yağsın, etsin, ilik ve sinirden ibaretsin.
-
شحم تو در شمعها نفزود تاب ** لحم تو مخمور را نامد کباب
- Fakat yağın mumları ışıklandırmaya yaramaz. Etin , sarhoşa kebap olmaz.
-
در گداز این جمله تن را در بصر ** در نظر رو در نظر رو در نظر
- Bütün bu bedenini bakışta erit, bakışa yürü, bakışa git, bakışa var!
-
یک نظر دو گز همیبیند ز راه ** یک نظر دو کون دید و روی شاه
- Bir vardır, iki fersahlık yolu görür; bir bakış vardır, iki âlemi görür, padişahın yüzünü de.
-
در میان این دو فرقی بیشمار ** سرمه جو والله اعلم بالسرار 1465
- Bu ikisinin arasında sayıya sığmaz fark var.Gizli şeyleri Allah bilir ama gözüne bir sürme ara.
-
چون شنیدی شرح بحر نیستی ** کوش دایم تا برین بحر ایستی
- Yokluk denizini anlattık, duydun ya. Çalış da daima bu denizde ol.
-
چونک اصل کارگاه آن نیستیست ** که خلا و بینشانست و تهیست
- Çünkü tezgâhın aslı yokluk âlemidir;orada hiçbir şey yoktur, bomboştur, oranın nişanesi bulunmaz.