-
گشت از جذب چو تو علامهای ** در جهان گردان حسامی نامهای
- Husami-name, senin gibi bilgisi çok bir erin çekişiyle dünyayı dönüp dolaşmada.
-
پیشکش میآرمت ای معنوی ** قسم سادس در تمام مثنوی
- Ey mânevi er, Mesnevinin son cildi olan altıncı cildi de sana armağan sunmaktayım.
-
شش جهت را نور ده زین شش صحف ** کی یطوف حوله من لم یطف
- Bu altı ciltle altı cihete nur saç da çevresini dolanmayan dolansın.
-
عشق را با پنج و با شش کار نیست ** مقصد او جز که جذب یار نیست 5
- Aşkın beşle, altıyla işi yoktur. Onun maksadı, ancak sevgilinin kendisini çekmesidir.
-
بوک فیما بعد دستوری رسد ** رازهای گفتنی گفته شود
- Belki bundan sonra bir izin gelir de söylenmesi lâzım olan sırlar söylenir.
-
یا بیانی که بود نزدیکتر ** زین کنایات دقیق مستتر
- Bu ince ve gizli kinayelerden daha açık, daha anlayışlı bir tarzda anlatılır.
-
راز جز با رازدان انباز نیست ** راز اندر گوش منکر راز نیست
- Sır, ancak sırrı bilenle eşittir. Sır, onu inkâr eden kişinin kulağına söylenmez.
-
لیک دعوت واردست از کردگار ** با قبول و ناقبول او را چه کار
- Fakat Allah’dan davet etme emri gelince artık halkın kabul edip etmemesiyle ne işimiz var?
-
نوح نهصد سال دعوت مینمود ** دم به دم انکار قومش میفزود 10
- Nuh, tam dokuz yüz yıl kavmini davet edip durdu. Her an da kavminin inkârı arttı.
-
هیچ از گفتن عنان واپس کشید ** هیچ اندر غار خاموشی خزید
- Fakat söylemeden vazgeçti mi? Hiç sükût mağarasına çekilmeye kalkıştı mı?