-
چون نهد در زن خدا خوی نری ** طالب زن گردد آن زن سعتری
- Kadına erkek huyu verdi mi kadın, kadın arar, sevici olur.
-
چون نهد در تو صفات جبرئیل ** همچو فرخی بر هواجویی سبیل
- Tanrı, sana Cebrail sıfatlarını verirse kuş gibi uçar, havalarda yol ararsın.
-
منتظر بنهاده دیده در هوا ** از زمین بیگانه عاشق بر سما
- Gözün, havayı gözler durur. Yeryüzüne yabancı kesilir, gökyüzüne âşık olursun.
-
چون نهد در تو صفتهای خری ** صد پرت گر هست بر آخر پری
- Fakat sana eşek huyu verirse yüzlerce kanadın olsa uçar, ahıra konarsın!
-
از پی صورت نیامد موش خوار ** از خبیثی شد زبون موشخوار 3000
- Aşağılık fare, suret bakımından aşağı olmadı. Pisliğinden çaylağa zebun oldu.
-
طعمهجوی و خاین و ظلمتپرست ** از پنیر و فستق و دوشاب مست
- Yemek peşinde koşan hain olan, karanlığa tapan, peynir, fıstık ve pekmezle sarhoş olur.
-
باز اشهب را چو باشد خوی موش ** ننگ موشان باشد و عار وحوش
- Eşsiz doğan kuşunda bile fare huyu olursa farelere ar olur, hayvanlar ondan utanırlar.
-
خوی آن هاروت و ماروت ای پسر ** چون بگشت و دادشان خوی بشر
- Oğul Harut’la Marut’a Tanrı insan huyunu verdi, melek huyları değişti.
-
در فتادند از لنحن الصافون ** در چه بابل ببسته سرنگون
- “Biz Tanrıya ibadet için saflar kurmuşuz” makamından aşağıya düştüler, Bâbil kuyusuna baş aşağı asıldılar.
-
لوح محفوظ از نظرشان دور شد ** لوح ایشان ساحر و مسحور شد 3005
- Levhi mahfuz, gözlerinden uzaklaştı, levhleri büyü yapan ve büyülenen kişilerin bedenleri oldu.