-
چشم من چون دید روی آن قباد ** کثرت اعداد از چشمم فتاد 3040
- Gözüm, o eri görünce sayı çokluğu gözümden düştü.
-
اختران بسیار و خورشید ار یکیست ** پیش او بنیاد ایشان مندکیست
- Yıldızlar çoksa da güneş birdir ve bütün yıldızlar da onun önünde darmadağın olur, görünmezler.
-
گر هزاران موش پیش آرند سر ** گربه را نه ترس باشد نه حذر
- Binlerce fare baş kaldırsa kedi, ne korkar, ne çekinir.
-
کی به پیش آیند موشان ای فلان ** نیست جمعیت درون جانشان
- Nasıl olur da fareler, toplanıp kedinin karşına çıkarlar? Onlarda böyle bir yürek yoktur ki.
-
هست جمعیت به صورتها فشار ** جمع معنی خواه هین از کردگار
- Topluluk, suret bakımından olursa beyhudedir. Kendine gel de Tanrı’dan mâna topluluğu iste.
-
نیست جمعیت ز بسیاری جسم ** جسم را بر باد قایم دان چو اسم 3045
- Topluluk, bedenlerin çokluğundan meydana gelmez. Cismi de isim gibi yel üstünde durur bir şey bil!
-
در دل موش ار بدی جمعیتی ** جمع گشتی چند موش از حمیتی
- Farelerin yüreklerinde topluluk kudreti olsaydı kızarlar, gayrete gelirlerdi de birkaç tanesi bir araya gelir;
-
بر زدندی چون فدایی حملهای ** خویش را بر گربهی بیمهلهای
- Fedai gibi aman vermeden kediye saldırırdı.
-
آن یکی چشمش بکندی از ضراب ** وان دگر گوشش دریدی هم به ناب
- Bir tanesi gözünü ısırır, oyar, öbürü kulağını dişleyip yırtar,
-
وان دگر سوراخ کردی پهلوش ** از جماعت گم شدی بیرون شوش
- Bir başkası yanını delerdi. Kedi bu topluluktan kurtulamazdı.