- Tatlı yersen onun zevki bir andır, tesiri öbürü kadar sürmez.
- ور خوری حلوا بود ذوقش دمی ** این اثر چون آن نمیپاید همی
- Zahiren uzun sürdüğü için de tesiri, gizlidir. Her şeyi, zıddıyla anla! 1865
- چون نمیپاید همیپاید نهان ** هر ضدی را تو به ضد او بدان
- Medhin tesiri, şekerin tesirine benzer; gizli tesir eder ve bir müddet sonra vücutta deşilmesi icabeden bir çıban çıkar.
- چون شکر پاید نهان تاثیر او ** بعد حینی دمل آرد نیش جو
- Nefis çok övülmesi yüzünden Firavunlaştı. Alçak gönüllü, hor, hakir ol; ululuk taslama!
- نفس از بس مدحها فرعون شد ** کن ذلیل النفس هونا لا تسد
- Elinden geldikçe kul ol, sultan olma! Top gibi zahmet çekici ol, çevgân olma!
- تا توانی بنده شو سلطان مباش ** زخم کش چون گوی شو چوگان مباش
- Yoksa senin bu letafetin, bu güzelliğin kalmayınca o, seninle düşüp kalkanlar, senden usanırlar.
- ور نه چون لطفت نماند وین جمال ** از تو آید آن حریفان را ملال
- Evvelce seni aldatıp duranlar, o vakit seni görünce “Şeytan” adını takarlar. 1870
- آن جماعت کت همیدادند ریو ** چون ببینندت بگویندت که دیو
- Seni kapı dibinde görünce hepsi birden “Mezarından çıkmış hortlak” derler;
- جمله گویندت چو بینندت به در ** مردهای از گور خود بر کرد سر
- Genç oğlan gibi. Ona önce Tanrı adını takarlar, bu yaltaklıkla tuzağa düşürmek isterler.
- همچو امرد که خدا نامش کنند ** تا بدین سالوس در دامش کنند
- Fakat kötülükle adı çıkıp da zaman geçince bu kötülükte sakalı çıkınca; artık ona yaklaşmaktan Şeytan bile utanır.
- چون که در بد نامی آمد ریش او ** دیو را ننگ آید از تفتیش او