English    Türkçe    فارسی   

1
2711-2720

  • Bu suretle şu testinin denize bir menfezi olsunda testim deniz huyuyla huylansın.
  • Armağanı padişaha tertemiz götürünce onu görür, anlamak ister.
  • Ondan sonra da artık testinin suyu nihayetsiz bir dereceye gelir. Testinin suyundan yüzlerce dünya dolar.
  • Lüleleri kapa, testiyi de küpten doldur. Tanrı” Gözlerinizi heva ve hevesten yumun” buyurdu.
  • Arap, kimin böyle bir hediyesi var? Hakikaten bu armağan, öyle bir padişaha lâyık diye gururlanmaktaydı. 2715
  • Kadın da bilmiyordu ki, orada yol üzerinde şeker gibi Dicle akıp durmakta.
  • Şehrin ortasından gemilerle, balık ağlarıyla dolu, deniz gibi akıp gitmekte.
  • Padişahın huzuruna var da şevketi, azameti gör; altından nehirler akan bahçeler diye övülen yerlere bak!
  • O saffet denizine nispetle bizim, anlayışlarımız bir katradan ibarettir.
  • Arabın su testisini keçeye sarıp dikmesi ve ağzını kapatması
  • Arap, evet, dedi. Testinin ağzını kapa, hakikaten armağan, bize faydalı. 2720