English    Türkçe    فارسی   

1
3080-3089

  • İş yapma hususunda bir olmakla beraber halat, surette iki kattır. 3080
  • İster iki ayak olsun, ister dört... Yol yürür. Makasa benzer, iki ağızlı olduğu halde birden keser.
  • Bez yıkayan iki arkadaşa bak. Görünüşte o, buna aykırı iş görmekte.
  • Birisi bezi suya sokar, öbür arkadaşı kurutur.
  • Sonra yine öteki ıslatır. Sanki birbirlerine aykırı iş görürler.
  • Fakat, ey genç! Görünüşte birbirlerinin zıddına iş görür gibi olan bu iki arkadaşın gönülleri de birdir, yaptıkları iş de. 3085
  • Her Peygamberin, her velînin bir mesleği vardır. Fakat değil mi ki hepsi halkı Hak’ka ulaştırıyor, birdir.
  • Dinleyenler, onların sözlerinden uykuya daldılar mı... Değirmenin taşlarını su götürdü demektir.
  • Bu suyun akışı, değirmen için değildir, değirmene sizin için gitmektedir.
  • Fakat değirmene ihtiyacınız kalmadığı için değirmenci, suyu yatağına koyuverdi, asıl dereye akıttı.