English    Türkçe    فارسی   

1
3133-3142

  • Aslan, kurdu nasıl paraladıysa onu da paralar, ona nasıl “ Fentekamna” âyetini okuduysa buna da okur.
  • Aslandan pençeyi yer. Aslanın önünde yiğitlik satanın aklı yoktur.
  • Keşke o yara yalnız vücuda gelseydi de gönül ve iman selâmette kalsaydı... 3135
  • Söz buraya gelince kuvvetim kesildi. Bu sırrı nasıl açayım?
  • O tilki gibi siz de boğazınızı az düşünün, onun huzurunda hileye az sapın.
  • Huzurunda bütün bizi, beni terk edin... Mülk, onun mülküdür; mülkü ona teslim edin.
  • Doğru yola yoksulca gelirseniz aslan da sizindir, aslanın avladığı av da sizin.
  • Çünkü o, paktır; Sübhan, onun vasfıdır. O, batınî şeylerden de müstağnidir, zâhiri şeylerden de. 3140
  • Ondaki her türlü av, her çeşit ikram ve ihsan o padişahın kulları içindir.
  • Padişahın hiçbir şeye tamahı yoktur, O, bütün bu devleti halk için düzüp koşmuştur; ne mutlu anlayana!