English    Türkçe    فارسی   

1
3174-3183

  • Kendinize gelin! Kıyamet günü için ne hediyeniz var, ne getirdiniz?
  • Yoksa tekrar dönüp geleceğinizi ummuyor muydunuz, size bugünün vâdesi bâtıl mı göründü ki? der. 3175
  • Ona konuk olacağımızı inkâr ediyorsan bu mutfaktan ancak toprak ve kül alabilirsin.
  • İnkâr etmiyorsan niçin böyle elin boş. O sevgilinin kapısına böyle nasıl ayak atacaksın?
  • Yemeyi, uyumayı biraz azalt da onunla görüşmek için bir armağan götür.
  • Geceleri az uyuyanlardan seher çağlarında istiğfar edenlerden ol.
  • Sen de rahimdeki çocuk gibi az oyna da sana da nurları gören duygular bağışlasınlar. 3180
  • Rahim gibi olan dünyadan çıkınca yeryüzünden daha geniş bir sahaya dalacaksın.
  • “ Tanrı yeri geniştir” derler ya; o geniş yer, bil peygamberlerin gidip daldıkları sahadır.
  • O geniş sahada gönül daralmaz; yaş ağaç, orada kuru dal haline gelmez.