- Kasırga, birçok ağaçları kökünden sökerse de alçacık bir ota ihsanda bulunur. 3325
- گر چه صرصر بس درختان میکند ** با گیاه تر وی احسان میکند
- O sert rüzgâr, otun zayıflığına acır. Gönül, artık sen de kuvvetten dem vurma.
- بر ضعیفی گیاه آن باد تند ** رحم کرد ای دل تو از قوت ملند
- Balta; ağaçların, dalların çokluğundan, sıklığından hiç korkar mı? Hepsini paramparça eder, kesip biçer.
- تیشه را ز انبوهی شاخ درخت ** کی هراس آید ببرد لخت لخت
- Fakat bir ota saldırmaz. Neşter yaradan başka yere vurulmaz.
- لیک بر برگی نکوبد خویش را ** جز که بر نیشی نکوبد نیش را
- Aleve, odunun çokluğundan ne gam? Kasap koyun sürüsünden kaçar mı?
- شعله را ز انبوهی هیزم چه غم ** کی رمد قصاب از خیل غنم
- Mânaya nispetle suret nedir? Çok zayıf, çok âciz. Kötüyü baş aşağı tutan ondaki mânadır. 3330
- پیش معنی چیست صورت بس زبون ** چرخ را معنیش میدارد نگون
- Dolap gibi dönüp duran gökten kıyas tut. Onun dönmesi nedendir? Onda müdebbir olan akıldan.
- تو قیاس از چرخ دولابی بگیر ** گردشش از کیست از عقل مشیر
- Oğul, siper gibi olan bu kalıbın dönüşü, hareketi de gizli ruhtandır.
- گردش این قالب همچون سپر ** هست از روح مستر ای پسر
- Bu rüzgârın hareketi onun mânasından ( o suretle zâhir olan mânadan, Tanrı kudretinden) dir değirmen çarkına benzer; çark, ırmak suyunun esiridir.
- گردش این باد از معنی اوست ** همچو چرخی کان اسیر آب جوست
- Bu nefesin alınıp verilmesi, girip çıkması da hevesli candan başka kimdendir?
- جر و مد و دخل و خرج این نفس ** از که باشد جز ز جان پر هوس