- Yani “ Ey Tanrı! Bu namazımı yolunu azıtmışların, riyakârların namazıyla karıştırma.”
- کاین نمازم را میامیز ای خدا ** با نماز ضالین و اهل ریا
- O sağır adamın seçtiği kıyas yüzünden on yıllık konuşma hiç olup gitti.
- از قیاسی که بکرد آن کر گزین ** صحبت ده ساله باطل شد بدین
- Ulu kişi, hele bu kıyas, tavsif edilemeyecek vahiyde aşağılık duygusunun kıyası olursa...
- خاصه ای خواجه قیاس حس دون ** اندر آن وحیی که هست از حد فزون
- Senin duygu kulağın harfleri anlayabilirse de bil ki gaybı duyan kulağın sağırdır. 3395
- گوش حس تو به حرف ار در خور است ** دان که گوش غیب گیر تو کر است
- Nas karşısında ilk olarak kıyası ileri süren İblis’ti
- اول کسی که در مقابلهی نص قیاس آورد ابلیس بود
- Tanrı nurlarına karşı bu kıyasçıkları ileri süren ilk kişi, İblisti.
- اول آن کس کاین قیاسکها نمود ** پیش انوار خدا ابلیس بود
- Dedi ki: “ Şüphe yok, ateş topraktan daha iyidir. Ben ateşten yaratıldım Âdem kapkara topraktan.
- گفت نار از خاک بیشک بهتر است ** من ز نار و او ز خاک اکدر است
- Şu halde fer’i, asla nispetle mukayese edelim: O zulmettendir, biz aydın nurdan.”
- پس قیاس فرع بر اصلش کنیم ** او ز ظلمت ما ز نور روشنیم
- Tanrı “ Hayır, soy sop yok. Zâhitlik ve şüpheli şeylerden çekinmek, faziletin mihrabıdır.
- گفت حق نی بل که لا انساب شد ** زهد و تقوی فضل را محراب شد
- Bu, fâni dünyanın mirası değildir ki soy sop yüzünden onu elde edesin. Bu can mirasıdır. 3400
- این نه میراث جهان فانی است ** که به انسابش بیابی جانی است
- Hattâ Peygamberlerin mirası. Bunun vârisi şüpheli şeylerden sakınan müminlerin canıdır.
- بلکه این میراثهای انبیاست ** وارث این جانهای اتقیاست