English    Türkçe    فارسی   

1
353-362

  • Ben, o pencereden halini gördüm; artık lâfını dinleyemem.”
  • Eğer İsa’nın ruhaniyeti bana imdat etmeseydi o, Yahudicesine beni parça parça ederdi.
  • İsa için başımla oynar, canımı verir ve bunu canıma yüz binlerce minnet bilirim. 355
  • İsa’dan canımı sakınmam, fakat onun din bilgisine iyiden iyiye vâkıfım.
  • O pak dinin cahiller arasında mahvolması, bana dokunmakta.
  • Tanrı’ya, İsa’ya şükrolsun ki biz, bu hak dine yol gösterici olduk.
  • Belimizi zünnarla bağladığımızdan beri Yahudi’den ve Yahudilikten kurtulduk.
  • Ey halk; devir, İsa’nın devridir. Onun dininin sırlarını candan dinleyin!” 360
  • Padişah, vezire, vezir ne dediyse yaptı. Halk, bu gizli ve hakikati meçhul hileden dolayı şaşırıp kaldı.
  • Onu Hıristiyanların oturdukları tarafa sürdü. Vezir de ondan sonra halkı davete başladı.
  • Hıristiyanların vezirin hilesine inanmaları