- Gönül isterse el, parmaklarla hesaba girişir, yahut kitap yazar. 3570
- دل بخواهد دست آید در حساب ** با اصابع تا نویسد او کتاب
- El, gizli bir elin hükmündedir. O gizli el içerdedir, dışarıya teni dikmiş, kendisine onu vekil etmiştir.
- دست در دست نهانی مانده است ** او درون تن را برون بنشانده است
- Gönül dilerse el, düşmana bir ejderha kesilir. Gönül dilerse sevgiliye yardımcı olur.
- گر بخواهد بر عدو ماری شود ** ور بخواهد بر ولی یاری شود
- Gönül dilerse el, yemek için kepçedir, on batmanlık gürz.
- ور بخواهد کفچهای در خوردنی ** ور بخواهد همچو گرز ده منی
- Acaba gönül, bunlara ne söylüyor ki? Bu ne şaşılacak vuslat, bu ne gizli sebep!
- دل چه میگوید بدیشان ای عجب ** طرفه وصلت طرفه پنهانی سبب
- Gönül, acaba Süleyman Mührünü mü ele geçirdi ki bu beş duygunun yollarını istediği gibi işaret etmekte! 3575
- دل مگر مهر سلیمان یافته ست ** که مهار پنج حس بر تافته ست
- Beş zahirî duygu dışarıda kolayca onun mahkûmu olmuş, beş bâtınî duyguda içeride onun memuru...
- پنج حسی از برون میسور او ** پنج حسی از درون مأمور او
- On duygu bunlardan başka yedi endam... Daha da dille söylenmeyecek kadar çok kuvvetler... Gayri sen say.
- ده حس است و هفت اندام و دگر ** آن چه اندر گفت ناید میشمر
- Gönül mademki ululukta sen de bir Süleyman’sın... Parmağındaki saltanat yüzüğüyle perilere, şeytanlara hükmet!
- چون سلیمانی دلا در مهتری ** بر پری و دیو زن انگشتری
- Bu saltanatta hileye sapmazsan o üç şeytan, senin parmağından yüzüğü alamaz.
- گر در این ملکت بری باشی ز ریو ** خاتم از دست تو نستاند سه دیو