- Kıyamet gününde bütün sırlar çıkacak, bilinip görülecek. Sizin de bilinmesini istemediğiniz sır meydana çıktı.
- يوم تبلی، السرائر کلها ** بان منکم کامن لا یشتهی
- Sıcak suyu içtikleri gibi kendilerini rüsvay edecek sırları tamamı ile açığa vurulmuş oldu. 3600
- چون سقوا ماء حمیما قطعت ** جملة الأستار مما أفظعت
- Taş; ateşle sınanacağı ( ateş içinde parçalanıp yumuşayacağı, eriyebileceği) için kâfirler, ateşe atılırlar, onların azabı ateşle olur.
- نار از آن آمد عذاب کافران ** که حجر را نار باشد امتحان
- O taş gibi gönle biz kaç kereler yumuşak sözler söyledik, fakat öğüt almadı.
- آن دل چون سنگ را ما چند چند ** نرم گفتیم و نمیپذرفت پند
- Damarda da kötü yara olursa oraya kötü ilâç konur, eşeğin başına köpeğin dişi lâyıktır.
- ریش بد را داروی بد یافت رگ ** مر سر خر را سزد دندان سگ
- “Habîs olan şeyler habîsler içindir” hükmü bir hikmettir. Çirkine münasip olan çirkin eştir.
- الخبیثات الخبیثین حکمت است ** زشت را هم زشت جفت و بابت است
- Şu halde sen de hangi eşi dilersen yürü, onu al. Tanrı’da mahvol, onun sıfatlarını kazan! 3605
- پس تو هر جفتی که میخواهی برو ** محو و هم شکل و صفات او بشو
- Nur istersen nura istidat kazan; Tanrı’dan uzaklık istersen kendini gör, uzaklaş!
- نور خواهی مستعد نور شو ** دور خواهی خویش بین و دور شو
- Yok, eğer bu harap zindandan kurtulmaya bir yol istersen sevgiliden baş çekme, secde et de yaklaş!
- ور رهی خواهی ازین سجن خرب ** سر مکش از دوست و اسجد و اقترب
- Zeyd’in, Peygamber Sallâllahu Aleyhi Vesellem’e cevabı, bu hikâyenin sonu
- بقیهی قصهی زید در جواب رسول علیه السلام
- Bu sözün sonu yoktur. Zeyd; kalk, natıka Burak’ını bağla!
- این سخن پایان ندارد خیز زید ** بر براق ناطقه بر بند قید