- Kendi yaptığı işe itiraz, ancak onun kârıdır. Çünkü kahırda da tektir, lûtufta da.
- اعتراض او را رسد بر فعل خود ** ز آن که در قهر است و در لطف او احد
- Bu hâdiseler şehrinde bey odur, memleketlerde tedbir onundur,
- اندر این شهر حوادث میر اوست ** در ممالک مالک تدبیر اوست
- Aletini kırarsa kırılanı tekrar iyileştirebilir.”
- آلت خود را اگر او بشکند ** آن شکسته گشته را نیکو کند
- Ulu kişi, “ Hiçbir âyeti değiştirmedik ki ardından daha hayırlısını getirmeyelim” remzini bil.
- رمز ننسخ آیه او ننسها ** نأت خیرا در عقب میدان مها
- Tanrı hangi şeriatın hükmünü kaldırdıysa âdeta otu yoldu, yerine gül bitirdi demektir. 3860
- هر شریعت را که حق منسوخ کرد ** او گیا برد و عوض آورد ورد
- Gece, gündüz meşguliyetini giderir, bitirir. Akıl ermeyen şu uykuya bak!
- شب کند منسوخ شغل روز را ** بین جمادی خرد افروز را
- Sonra tekrar gündüzün nuruyla gece ortadan kalkar, bu suretle de o yalımlı ateş yüzünden donukluk, uyku yanar, gider.
- باز شب منسوخ شد از نور روز ** تا جمادی سوخت ز آن آتش فروز
- O uyku, o duygusuzluk zulmettir ama abıhayat, zulmette değil mi?
- گر چه ظلمت آمد آن نوم و سبات ** نی درون ظلمت است آب حیات
- Akıllar, o zulmetle tazelenmiyor mu? Hanendenin bestedeki duraklaması sese kuvvet vermiyor mu?
- نی در آن ظلمت خردها تازه شد ** سکتهای سرمایهی آوازه شد
- Zıtlar, zıtlardan zuhur etmekte... Tanrı, kalpte ki süveydada daimi bir nur yarattı. 3865
- که ز ضدها ضدها آمد پدید ** در سویدا روشنایی آفرید