- Yetiştiren, yakmayı da bilir; çünkü yırtık söken, dikmeyi de bilir.
- آن که رویانید داند سوختن ** ز آن که چون بدرید داند دوختن
- Her güz; bağı bahçeyi yakıp yandırmakta. Sonra yeniden bahçeleri renklere boyayan kırmızı güllere boyayan kırmızı gülleri yetiştirmektedir.
- میبسوزد هر خزان مر باغ را ** باز رویاند گل صباغ را
- “ Ey yanıp yakılan, zuhur et, yenilen; tekrar güzelleş, güzel sesli bir hale gel” diye hepsini yeniden yaratır. 3915
- کای بسوزیده برون آ تازه شو ** بار دیگر خوب و خوب آوازه شو
- Nergisin gözü körleşir, o, tekrar açar... Kamışın boğazını keser, sonra yine kendisi tekrar okşar, ondan nağmeler çıkarır.
- چشم نرگس کور شد بازش بساخت ** حلق نی ببرید و بازش خود نواخت
- Biz mademki masnu’uz, sâni değiliz... Şu halde ancak zebunuz, ancak kanaatkârız.
- ما چو مصنوعیم و صانع نیستیم ** جز زبون و جز که قانع نیستیم
- Hepimiz “Nefsim, nefsim” deyip durmakta, hepimiz yalnız kendimizi düşünmekteyiz. Sen buna lûtufta bulunmazsan şeytanız.
- ما همه نفسی و نفسی میزنیم ** گر نخوانی ما همه اهرمنیم
- Sen bizim canımızı körlükten kurtardığından, gözümüzü açtığından dolayı Şeytandan kurtulduk.
- ز آن ز اهرمن رهیدستیم ما ** که خریدی جان ما را از عمی
- Kim hayattaysa değnekçisi, yol gösteren sensin. Değneğin, değnekçisi olmadıkça kör nedir ki, ne yapabilir ki? 3920
- تو عصا کش هر که را که زندگی است ** بیعصا و بیعصا کش کور چیست
- Senden gayrı hoş olsun, hoş olmasın... Her şey, insanı yakar, ateşin aynıdır.
- غیر تو هر چه خوش است و ناخوش است ** آدمی سوز است و عین آتش است
- Kim ateşe dayanır, ateşe arka verirse hem Mecusidir, hem Zerdüşt!
- هر که را آتش پناه و پشت شد ** هم مجوسی گشت و هم زردشت شد