English    Türkçe    فارسی   

1
397-406

  • Sonra tekrar bir ıslıkla onları tuzağa çeker, hepsini teklif kaydine düşürürsün.
  • Sabahı zuhura getiren, İsrafil gibi, herkesi o diyardan suret âlemine getirir;
  • Yayılmış ruhları cisim yapar, her cismi de tekrar gebe bırakır.
  • Can atlarını eğersiz kor; bu, “uyku ölümün kardeşidir” sırrıdır. 400
  • Fakat gündüzün geri gelmeleri için ayaklarını uzun bir bağla bağlar.
  • Ta ki o çayırdan, onu geri çeke ve otlaktan yine yük altına getire.
  • Keşki Eshâb-ı Kehf gibi yahut Nuh’un gemisi gibi bu ruhu koruyaydı.
  • Da bu fikir, bu göz ve kulak; şu uyanıklık ve akıl tufanından kurtulaydı.
  • Dünyada nice Eshab-ı Kehf vardır ki bu zamanda senin yanı başında ve önündedir. 405
  • Mağara da, dost da onunla terennüm etmektir. Ne fayda, senin gözünde ve kulağında mühür var?
  • Halifenin Leylâ’yı görmesi